Warning: unlink(C:\Inetpub\vhosts\arslankaya.net/httpdocs/cache/cache_91e8f649ba407caa5abb8a295845490a) [ function.unlink]: Permission denied in C:\inetpub\vhosts\arslankaya.net\httpdocs\components\libraries\cmslib\libraries\cache.php on line 127
|
ZOR GÜNLERİ AKIL İLE AŞMAK |
|
|
|
Pazar, 12 Şubat 2012 |
Çok iddialı bir yaklaşım gibi görünebilir başlık.Akıl denen derin kavram zor günleri aşmamızda yardımcı olabilir mi? DAVOS ta yapılan Dünya Ekonomi Forumun da ekonomik ve sosyal ve siyasal olaylar tartışılırken,mutabakat sağlanan konularda akıl egemen olmuştur.Gelin şimdi akıl yoluyla zorlukları nasıl aştığımıza bakalım.
1-Akıl kişiye güven verir.Güven işyerinde sevgiyi,dayanışmayı,ekip çalışmasını mümkün kılar.Hizmetin kalitesini arttırır.Hizmet maliyeti azalır,duygusallığın yerini akıl ve mantık alınca verimlilik ölçülebilir noktalara ulaşır.İşletme ne kadar zor durumda olursa güven,çalışma ekibinin zamkıdır.Ekibi oluşuranlar arasında birlik ve dayanışma yaratmanın en güzel yolu ortak aklın yarattığı güvendir.İnsanlar güvenle üretirler,güvenle işletme hedeflerine ulaşırlar.Kendisine güven duyulduğunu anlayan işçi,memur,tüm çalışanlar zoru aşmada güvene dayalı enerji ile hedefe doğru yol alırlar.Onun için her işletme sahibi veya yönetici öncelikle çalışma arkadaşlarının kendisine dolayısıyla işletmesine güveni var mı bunu sorgulaması gerekir.
Bu soruya yansız ve duygusallıktan arınmış bir şekilde evet diyebiliyorsa akıl yolunda ilk adımı atmıştır diyebiliriz.Yaratılan bu güvenden sonra sıra bu güvenin kullanılmasına gelmektedir.Güven sadece işletme içi etki etmez müşteriler ve satıcılar için de önemli bir faktöre dönüşür.Size güvenenler ticari işlemlerde alışılmış güvence kağıtları çek,senet yerine sizin sözünüze güven duyarak işlem yaparlar.Güven en büyük krediye dönüşür.Zor zamanlarda süratle işleyen bir kredi mekanizması oluşur.Onlar bilirler ki bugün olmasa bile bir gün mutlaka söz yerine gelecektir.Güvenli bir söz en kuvvetli maddi teminata dönüşür.Böylece kişisel güvenle başlayıp,kurumsal güvenle gelişen akıl,toplumsal güvene dönüşmüş olarak önemli bir sermaye yaratmış olacaktır.
Aklın egemen olduğu işletmede insan ilişkileri çok güzel olur.Temel bir kural,insan insanca ilişki kurabildiği işletmeyi tercih eder.Bu ilişki işletmeler arasında farklılık yaratır.Tercih edilen işletme vasfı kazandırır.Akıl egemen işletmelerin müşteri memnuniyetleri üst düzeydedir.Bilinir ki bu işletmede akıl ve sistemin önüne bir şey geçmez.
Akıl egemen işletmelerde değişim ve ilerlemeye açıktır.Sadece işletme içerisinde olanlarla yetinilmez,işletme dışı bilgi kaynaklarına ulaşılır.Bilginin yaratacağı hızlı değişim rakip işletmelere göre farklılıklar yaratır.Bilgi, aklın öncülüğünde işletmeyi bütçe ve plan yapmaya,uygulama sonuçlarını kontrol edecek bir iç denetim sistemi kurmaya,büyümeyi hedeflemeyi öğrenmeye ulaştırır.Akıl ,bilgiyi paylaşmaya yönlendirince,kırılgan ve zayıf yönetim alışkanlıklarının terk edilerek,kalıcı ve kurumsal yönetim ilkelerine uyumlu bir işletme yönetim sistemine geçişi kolaylaştırır.Bu uygulamalar işletmeyi seçkinci bir yaklaşıma taşıyacak sistemi kurar.Daha kaliteli,riski az müşterilerle yoğunlaşan bir portföy oluşur.
Akıl ,işletmenin teknolojiyi yoğun kullanılmasını zorlar.Her teknolojik yenilenme yeni müşteri ve ilişkiler getirir.Teknoloji kullanımı ile birlikte alışılmış sınırlar değişir.Yeni ülkeler,firmalar,kişilerle genişleyen ticaret hacmine ulaşılır.
Akıl önderliğinde yol alan yönetim alternatif finansman kaynakları oluşturur,alışılmış finansman ilişkisi yerini çağdaş finansman araçlarının da kullanıldığı yeni alternatiflere taşır.
Sonuç olarak;önderiniz akıl olsun.
 |
|
|
Bu içeriğe ait yorumları masaüstüne alabilirsiniz