Haber:
     
TİCARİ KAZANÇ HESABINDA ÖZELLİKLİ HUSUSLAR Yazdır E-posta
Pazar, 12 Şubat 2012
Ticari kazanç sahibi 1. Sınıf Tacirler hesaplarını bilânço esasında tutacakları defterlerde izlerler. Hesap dönemi sonunda ise faaliyet sonucunun kar veya zararla mı sonuçlandığını görmek üzere bilânço ve gelir tablosu çıkartırlar. Bilânço esasına göre ticari kazanç mali bilânçolar üzerinden hesap dönemi sonunda ve başındaki özsermaye tutarları arasındaki farktır. Yıl içerisinde işletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir. İşletmeden çekilen değerlerse farka ilave olunur. Mali bilânço işletmenin mevcut, alacak ve borçlarının Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre değerlenmesi sonucu oluşturulmuş bilânçodur. Şayet yukarıda bahsettiğimiz bilânço kalemleri Vergi Usul Kanununa göre değerlenmemiş ise çıkartılan bilânço Ticari Bilânço olarak adlandırılır. Gelir Vergisi Kanunu’nda hesaplanan ticari kazanç safi tutarları üzerinden vergilendirilmektedir. Bu nedenle ticari kazancın tespitinde Gelir Vergisi Kanunu’nun gider kabul edilmeyen ödemeleri gösteren 41. maddesi ile İndirilecek giderleri gösteren 40. madde hükümlerine riayet edilmesi gerekir. Özellikle teşebbüs sahibi eş ve çocuklarının işletmeden çektikleri paralar ile bu kişilere ödenen aylık ücret ve ikramiyeler gider olarak yazılamaz. Türk vergi sistemine yeni girmiş bir uygulama olarak, teşebbüs sahibinin ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit edilen bedel veya fiyatlar üzerinden mal veya hizmet alım – satımında bulunması halinde emsallere uygun bedel ve fiyatlar ile teşebbüs sahibince uygulanmış bedel ve fiyat arasındaki işletme aleyhine oluşan farklar işletmeden çekiş kabul edilir. Dönem kazancına ilave edilir.

Gelir Vergisi Kanunu’nda özellik arz eden önemli bir hususta bir yıldan fazla süren inşaat ve onarma işlerinin vergilendirilmesidir. Kanuna göre bir yıldan fazla süren inşaat ve onarma işlerinden elde edilen kazançlar işin bitiminde tespit edilir, tamamı o yılın geliri sayılarak hesaplanan kazanç izleyen yılın Mart ayında beyan edilir. Bir işin bu kapsamda değerlendirilebilmesi için söz konusu inşaat ve onarma işinin başkalarının hesabına ve taahhüde bağlı olarak yapılması, inşaat ve onarma işinin de birden fazla yıla sirayet etmesi gerekir. Bu işlerde ortak olarak kullanılan makine, tesisat ve ulaştırma araçlarının amortismanları bunların her bir işte kullanıldıkları gün sayısına göre inşaatların maliyetlerine dağıtılır. Bu işlere ilişkin yapılan istihkak ödemelerinden istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben %3 oranında vergi kesintisi yapılır.

Ticari kazanç elde eden mükellefler yıllık beyanname vermek mecburiyetinde olup, verecekleri beyannamelere diğer gelir unsurlarını da dahil etmek zorundadırlar. Burada dikkat edilecek husus; ticari kazanç nedeniyle yıllık beyanname vermek zorunda olanlar, beyannamelerine var ise mesken olarak kiraya verdiği gayrimenkulden elde ettiği kira gelirini de dahil edecektir. Ticari kazanç sahipleri konut kira gelirine ilişkin istisnadan yararlanamayacaklardır. Bu nedenle elde ettikleri kira gelirinden %25 oranında götürü gider düşüldükten sonraki kalan tutarı beyan edeceklerdir. Ticari kazanç sahibinin elde ettiği mevduat faizi ve repo geliri var ise Gelir Vergisi Kanunu Geçici 67. madde uyarınca verilecek beyannameye dahil edilmeyecektir. Ticari kazanç sahibinin bu faaliyeti dışında tek bir işverene bağlı olarak ücret geliri elde edilmiş ve bu gelir stopaj suretiyle vergilendirilmiş ise beyannameye dahil edilmeyecektir. Şayet birden fazla işverenden ücret almakla beraber birden sonraki işverenden aldığı ücretlerin toplamı 2008 yılında 19.800 YTL ‘yi aşıyorsa beyannameye dahil edilecektir. 2009 yılı için bu üst sınır 22.000 TL olarak belirlenmiştir.

Ticari kazanç sahibi gelir vergisi beyannamesinde bildireceği gelirlerden aşağıdaki indirimleri yapabilir:
1.    Beyan edilen gelirin %10’unu ve asgari ücretin yıllık tutarını aşmamak şartıyla mükellefin kendisine, eşine ve küçük çocuklarına ait hayat, ölüm, kaza, hastalık, sakatlık, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta primleri ile bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı payları,
2.    Gelirin %10’unu aşmaması koşuluyla aynı kişiler için yapılan eğitim ve sağlık harcamaları,
3.    Belirli kuruluşlara yapılan ve gelirin %5’ini aşmayan bağış ve yardımlar,
Unutmamak gerekir ki şahsi vergiler, vergi cezaları, para cezaları, gecikme zamları ve faizler gelir vergisi matrahından ve gelir unsurlarından indirilemeyecektir.
 
< Önceki   Sonraki >
Copyright © 2008 Arslan Kaya. Telif Hakları Arslan Kaya' ya Aittir.