7061 Sayılı Kanunla Bazı Vergi
Kanunlarında Yapılan Değişiklikler
Murat
SEMERCİGİL
Yeminli Mali Müşavir
ÖZET:
28.11.2017 gün ve 7061
sayılı “Bazı Vergi Kanunları ile Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına
Dair Kanun, 5 Aralık 2017 gün ve 30261 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
Bu Kanun ile Gelir Vergisi
Kanununda, Kurumlar Vergisi Kanununda, Katma Değer Vergisi Kanununda, Özel
Tüketim Vergisi Kanununda, Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisine ve Özel
İletişim Vergisine ilişkin olarak Gider Vergileri Kanununda, Veraset ve İntikal
Vergisi Kanununda, Damga Vergisi Kanununda, Harçlar Kanununda, Emlak Vergisi
Kanununda, Değerli Kağıtlar Kanununda, Gümrük Giriş Tarife Cetveli Kanununda,
Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununda, Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman
Şirketleri Kanununda, Vergi Usul Kanununda ve Amme Alacaklarının Tahsil Usulü
Hakkında Kanunda ve diğer pek çok
kanunda değişiklikler yapılmıştır.
Gelir Vergisi Kanununda Yapılan Değişiklikler:
* 2017 kira gelirleri dahil
olmak üzere, gerçek gider usulü yerine götürü gider usulünü tercih eden
mükelleflerin götürü gider oranı %25’den %15’e düşürülmüştür. Hazineye gelir
temin edecektir.
* Gelir Vergisi Tarifesinin
katılığı dolayısıyla 2017 yılında bir üst dilimden gelir vergisine tabi tutulan
asgari ücretlilerin, Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık 2017 aylarında %15’den fazla
vergilenen ücretleri için mahsup yoluyla iade sistemi getirilmiştir. Hazineye
gelir kaybına yol açacaktır.
Kurumlar Vergisi Kanununda Yapılan Değişiklikler:
* Kurumlar vergisi oranı
2018 yılı kurum kazançlarından itibaren %20’den %22’ye çıkarılmıştır. Hazineye
gelir temin edecektir.
* 2017 yılında yapılan
Yatırım Teşvik Belgeli yatırımlara uygulanan yüksek kanuni oran (yatırıma katkı
oranı), 2018 yatırımları için de geçerli hale getirilmiştir. Hazineye gelir
kaybına yol açacaktır.
* Kurumların
gayrimenkullerini elden çıkarmaları dolayısıyla yararlandıkları kurumlar
vergisi istisnası, %75’den %50’ye düşürülmüştür. Hazineye gelir temin
edecektir.
* Finansal kiralama,
faktoring ve finansman şirketlerine, kendi mevzuatlarına göre ayırmak zorunda
oldukları karşılıkları 2019 yılından itibaren gider kaydetme imkanı
getirilmiştir. Hazineye gelir kaybına yol açacaktır.
Katma Değer Vergisi Kanununda Yapılan Değişiklikler:
* Yurt dışından gerçek
kişilere elektronik ortamda hizmet satanlara, vergi dairesinde K.D.V.
mükellefiyeti tesis etme mecburiyeti getirilmiştir. Hazineye gelir temin
edecektir.
* Roaming hizmetleri
K.D.V.den kısmi istisnadan yararlanır hale gelmiştir. Hazineye gelir kaybına
yol açacaktır.
* Finansman şirketleri,
v.b.ne, 2 yıl aktifte tutulan iştirak hisselerinin ve gayrimenkullerin satışı
ve bunların bu hisseleri ve gayrimenkulleri başkalarına satışına K.D.V.
istisnası getirilmiştir. Hazineye gelir kaybına yol açacaktır.
* 2017 yılında yapılan
Yatırım Teşvik Belgeli yatırımlara tanınan inşaat işleri K.D.V. iade imkanı,
2018 yatırımları için de geçerli hale getirilmiştir. Hazineye gelir kaybına yol
açacaktır.
* Eğitimde Fırsatları
Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi (FATİH) Projesine K.D.V. istisnası
getirilmiştir. Hazineye gelir temin edecektir.
Özel Tüketim Vergisi Kanununda Yapılan Değişiklikler:
* Alkolsüz pek çok içeceğe
%10 özel tüketim vergisi getirilmiştir. Hazineye gelir temin edecektir.
Özel İletişim Vergisinde Yapılan Değişiklik:
* Muhtelif işlemlerde %25,
%15 ve %5 şeklinde uygulanan Ö.İ.V., tek %7.5 oranda uygulanacaktır. Muhtemelen
Hazineye gelir temin edecektir.
Harçlar Kanununda Yapılan Değişiklik:
* Transfer Fiyatlama Yöntem
Sözleşmesi harçları kaldırılmıştır. Hazineye gelir temin edecektir.
Emlak Vergisi Kanununda Yapılan Değişiklik:
*Emlak vergisinde takdir
komisyonu kararlarının, bir önceki yıl değerinin %50’sini aşması
engellenmiştir. Belediyelerin çok yüksek emlak vergisi hasılatı yapması
engellenmiştir.
Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununda Yapılan Değişiklik:
*1.1.2018 tarihinden sonra
iktisap edilecek taşıtlarda M.T.V. %50 artırılmaktadır. Hazineye gelir temin
edecektir.
Değişikliklerin tüm
ayrıntıları aşağıda maddeler itibariyle Sirkülerimizde incelenmiştir.
I.
GİRİŞ:
7061 Sayılı Kanunla Muhtelif Vergi Kanunlarında Yapılan
Değişiklikler Hakkında Açıklama:
28.11.2017 gün ve 7061
sayılı “Bazı Vergi Kanunları ile Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına
Dair Kanun, 5 Aralık 2017 gün ve 30261 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
Bu Kanun ile Gelir Vergisi
Kanununda, Kurumlar Vergisi Kanununda, Katma Değer Vergisi Kanununda, Özel
Tüketim Vergisi Kanununda, Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisine ve Özel
İletişim Vergisine ilişkin olarak Gider Vergileri Kanununda, Veraset ve İntikal
Vergisi Kanununda, Damga Vergisi Kanununda, Harçlar Kanununda, Emlak Vergisi
Kanununda, Değerli Kağıtlar Kanununda, Gümrük Giriş Tarife Cetveli Kanununda,
Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununda, Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman
Şirketleri Kanununda, Vergi Usul Kanununda ve Amme Alacaklarının Tahsil Usulü
Hakkında Kanunda ve diğer pek çok
kanunda değişiklikler yapılmıştır.
II. İNCELEME:
1. Gelir Vergisi Kanununda Yapılan Değişiklikler:
1.1
Kira
Gelirlerine Uygulanan Götürü Gider Oranı Değiştirilmiştir.
1.1.1 Kanun metni:
“MADDE 14- 31/12/1960 tarihli ve 193 sayılı
Gelir Vergisi Kanununun 74 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “%25’ini”
ibaresi “%15’ini” şeklinde değiştirilmiştir.”
1.1.2 Açıklama:
Bilindiği
üzere, ötedenberi gayrimenkul sermaye iradı elde eden gerçek kişiler beyan
edecekleri geliri hesaplarken,
yaptıkları gerçek giderleri veya %25 götürü gideri hasılattan
indirebilmekteydiler. Yapılan değişiklikle, götürü gider imkanı, makable şamil
bir şekilde, 1.1.2017 tarihinden itibaren elde edilen gayrimenkul sermaye iratları için %25’den
%15’e düşürülmüştür.
1.2 Asgari Ücretlilerin Müterakki Tarife
Dolayısıyla Artan Gelir Vergilerinin Mahsubu Kabul Edilmiştir.
1.2.1 Kanun Metni:
MADDE 15- 193 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici
madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 87- 2017 yılı Eylül, Ekim,
Kasım ve Aralık aylarına ilişkin net ücretleri bu Kanunun 103 üncü maddesinde
yazılı tarife nedeniyle 32 nci maddedeki esaslara göre sadece kendisi
için asgari geçim indirimi hesaplanan asgari ücretlilere 2017 yılı Ocak ayına
ilişkin ödenen net ücretin altında kalanlara, bu tutar ile 2017 yılı Eylül,
Ekim, Kasım ve Aralık aylarına ilişkin olarak aylık hesaplanan net ücreti
arasındaki fark tutar, ücretlinin asgari geçim indirimine ayrıca ilave
edilir. Bu fıkrada geçen net ücret, yasal kesintiler sonrası ücret tutarına
asgari geçim indiriminin ilavesi sonucu oluşan ücreti ifade eder.
Bu Kanunun bu maddeye aykırı olan
hükümleri 2017 yılı Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık ayları için uygulanmaz.
Bu maddenin yayımlandığı tarih
itibarıyla birinci fıkrada yer alan dönemlere ilişkin olarak verilmiş olan
muhtasar beyannamelerde beyan edilen ve birinci fıkra hükmü kapsamında ilave
asgari geçim indirimi uygulanamaması nedeniyle çalışanlarca fazla ödenen
vergiler, bunlara iade edilmek üzere, vergi sorumlularınca bu maddenin yayımı
tarihinden sonra verilecek muhtasar beyannameler üzerinde hesaplanan vergiden
mahsup edilmek suretiyle reddolunur.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul
ve esaslar ile mahsup şeklini ve dönemini belirlemeye Maliye Bakanlığı
yetkilidir.”
1.2.2 Açıklama:
Bilindiği üzere, ötedenberi
gerçek kişilerin gelir vergisi, Gelir Vergisi Kanununun 103 üncü maddesinde
kayıtlı Tarife gereğince %15, %20, %27 ve %35 oranlarında
vergilendirilmektedir. Bu Tarife, ücret gelirleri için biraz daha yumuşak bir
dilim yapısına sahip olmakla beraber, gerçek dışı olduğu için, 2017 yılında
asgari ücretlilerin gelir vergisini bile Eylül ayından itibaren %15’den %20’ye
çıkarmış ve vergilemiştir. Tarifenin çok dik yapısını değiştirmeye yanaşmayan
yetkililer, 2017 yılı için söz konusu geçici madde ile sorunu kısmen çözmeyi
tercih etmişlerdir. Böylece, asgari ücretlilerin 2017 yılı net ücretleri cari
Tarife dolayısıyla %15 yerine %20 oranından vergilendirilmişse, %15’i aşan
vergi, bu ücretlilere geri ödenmek üzere, işverenin muhtasar beyannamesinde
ödenecek vergiden mahsup edilerek, reddolunacaktır.
Madde, 7061 sayılı Kanunun
Resmi Gazetede yayım tarihi olan 4 Aralık 2017 günü yürürlüğe girmiştir.
Uygulama, 6 Aralık 2017
günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 299 Seri Nolu Gelir Vergisi Genel Tebliği
çerçevesinde yürütülecektir.
2. Kurumlar Vergisi Kanununda Yapılan Değişiklikler:
2.1 Yapı
Kooreratiflerine Tanınan İlave İmkanlar:
2.1.1 Kanun Metni:
MADDE 88- 13/6/2006 tarihli ve 5520
sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k)
bendinde yer alan parantez içi hüküm yürürlükten kaldırılmış ve aynı bendin
sonuna aşağıdaki parantez içi hüküm eklenmiştir.
“(Kooperatiflerin ortakları dışındaki
kişilerle yaptıkları işlemler ile kooperatif ana sözleşmesinde yer almayan
konularda ortakları ile yaptıkları işlemler “ortak dışı” işlemlerdir.
Kooperatiflerin faaliyetin icrasına tahsis ettikleri ve ekonomik ömrünü
tamamlamış olan demirbaş, makine, teçhizat, taşıt ve
benzeri amortismana tabi iktisadi kıymetleri elden çıkarmaları ile
yapı kooperatiflerinin kendilerine ait arsalarını kat karşılığı vererek her bir
hisse için bir işyeri veya konut elde etmeleri ortak dışı işlem sayılmaz.
Kooperatiflerin ortak dışı işlemleri nedeniyle kooperatif tüzel kişiliğine
bağlı ayrı bir iktisadi işletme oluşmuş kabul edilir. Kooperatiflerin, iktisadi
işletmelerinden ve tam mükellefiyete tabi başka bir kurumun sermayesine
katılımlarından kazanç elde etmelerinin ve bu kazançların daha sonra ortaklara
dağıtılmasının muafiyete etkisi yoktur. Ortak dışı işlemlerden elde edilen
kazançların vergilendirilmesine ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığınca
belirlenir.)”
2.1.2 Açıklama:
Yapı kooperatiflerinin
ötedenberi ortak dışı işlem sayılmadığı için vergiden istisna edilen
“arsalarını kat karşılığı vererek her bir hisse için bir işyeri veya konut elde
etmeleri” hususu, yeni parantez içi hükümle genişletilmiştir. Böylece,
“kooperatiflerin faaliyetin icrasına tahsis ettikleri ve ekonomik ömrünü
tamamlamış olan demirbaş, makine, teçhizat, taşıt ve benzeri amotismana tabi
iktisadi kıymetleri elden çıkarmaları” da ortak dışı işlem sayılmayacaktır.
Bunun yanı sıra, kooperatiflerin ortak dışı işlemleri dolayısıyla bir iktisadi
işletmelerinin oluştuğu kabul edilecek ve yukarıda sayılan faaliyetlerden elde
edilen kurum kazancı, iktisadi işletmenin kurumlar vergisi matrahına dahil
edilmeyecektir.
Madde, 1.1.2018 tarihinde
yürürlüğe girecektir.
2.2 Taşınmaz (Gayrimenkul) Satış Kazancı İstisnasına ve
Kooperatif Risturn İstisnasına Getirilen Daraltmalar:
2.2.1 Kanun Metni:
MADDE 89- 5520 sayılı Kanunun 5 inci
maddesinin birinci fıkrasının;
a) (e) bendinin birinci cümlesi
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Kurumların, en az iki tam yıl süreyle
aktiflerinde yer alan iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu
senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların
%75’lik kısmı ile aynı süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazların satışından
doğan kazançların %50’lik kısmı.”
b) (f) bendinde yer alan “Bankalara
borçları” ibaresi “Bankalara, finansal kiralama ya da finansman şirketlerine
borçları” şeklinde, “bankalara veya” ibaresi “bankalara, finansal kiralama ya
da finansman şirketlerine veya” şeklinde değiştirilmiş ve aynı bende
“bankaların” ibaresinden sonra gelmek üzere “, finansal kiralama ya da
finansman şirketlerinin” ibaresi eklenmiş ve “söz konusu kıymetlerin satışından
doğan kazançların %75’lik kısmı” ibaresi “söz konusu kıymetlerden taşınmazların
(6361 sayılı Kanun kapsamında yapılan finansal kiralama işlemlerinde kiracının
temerrüdü sebebiyle kanuni takipteki finansal kiralama alacakları karşılığında
tarafların karşılıklı mutabakatıyla kiralayanın her türlü tasarruf hakkını
devraldığı finansal kiralama konusu taşınmazlar dâhil) satışından doğan
kazançların %50’lik, diğerlerinin satışından doğan kazançların %75’lik kısmı”
şeklinde değiştirilmiştir.
c) (i) bendinin birinci cümlesi
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Kooperatif ortaklarının yönetim gideri
karşılığı olarak ödedikleri paralardan harcanmayarak iade edilen kısımlar ile
tüketim kooperatiflerinin, ortaklarının kişisel ve ailevi gıda ve giyecek
ihtiyaçlarını karşılamak için satın aldıkları malların değerine göre
hesapladıkları risturnlar.”
2.2.2 Açıklama:
2.2.2.1 5520 Sayılı Kanunun 5 inci
maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde yapılan değişiklik:
Daha
önce taşınmaz (gayrimenkul) satış kazancı, aynen iştirak hissesi satış kazancı
gibi %75 kurumlar vergisi istisnasından yararlanırken yapılan değişiklikle, 1
Ocak 2018 tarihinden itibaren gerçekleşen gayrimenkul satışlarından elde edilen
kazancın kurumlar vergisinden müstesna kısmı %50’ye indirilmiştir.
2.2.2.2 5520
Sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde yapılan
değişiklik:
Daha önce kapsamı kısıtlı
olan ve “borç dolayısıyla bankalara devredilmiş olan ........ taşınmazların
(gayrimenkullerin) satışından elde edilen kazancın %75’inin kurumlar
vergisinden istisna edileceği” hükmü, yapılan değişiklikle “borç dolayısıyla
finansal kiralama ve finansman şirketlerine devredilen taşınmazların satışından
elde edilen kazançlara” da şamil hale getirilmiş; ancak, bankalar dahil, tüm
şirketlerin vergi istisnası 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren %50’ye
indirilmiştir.
2.2.2.3 5520 Sayılı Kanunun 5 inci maddesinin
birinci fıkrasının (i) bendinde yapılan değişiklik:
Daha önce, tüketim
kooperatiflerinin yanı sıra, üretim kooperatiflerinin ve kredi
kooperatiflerinin ortakla yapılan işlem için hesapladıkları risturnlar kurumlar
vergisinden istisna edilmekteydi. Yapılan değişiklikle, yalnızca tüketim
kooperatiflerinin, ortaklarının kişisel ve ailevi gıda ve giyecek ihtiyaçlarını
karşılamak için satın aldıkları malların değerine göre hesapladıkları
risturnlar kurumlar vergisinden müstesna hale gelmiştir. Üretim ve tüketim
kooperatiflerinin 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren ortakla yapılan işlem
dolayısıyla hesapladıkları risturnlar vergilendirilecektir.
2.3 İndirimli Kurumlar
Vergisinde Süre Uzatımı:
2.3.1 Kanun Metni:
MADDE 90- 5520 sayılı Kanunun geçici 9 uncu
maddesinin birinci fıkrasında yer alan “2017 takvim yılında” ibaresi “2017 ve
2018 takvim yıllarında” şeklinde değiştirilmiştir.
2.3.2 Açıklama:
Daha önce, 6770 sayılı
Kanunun 30. maddesiyle K.V.K.na eklenen geçici 9. madde ile “mükelleflerin 2017
yılında gerçekleştirdikleri imalat sanayiine yönelik yatırım teşvik belgesi
kapsamındaki yatırım harcamaları için, K.V.K.nun 32/A maddesinin ikinci
fıkrasının (b) bendinde %55, %65 ve %90 şeklinde yer alan kanuni oranların
(yatırıma katkı oranı), sırasıyla %70, %80 ve %100 şeklinde ve (c) bendinde %50
şeklinde (yatırım döneminde devam eden yatırımlar için) yer alan oranın %100
şeklinde uygulanması” hüküm altına alınmıştı. 7061 sayılı Kanunla, tavizli
yatırıma katkı oranlarını uygulama süresi 2018 yılı yatırım harcamalarını da
içine alacak şekilde genişletilmiştir.
Madde, Kanunun yayım tarihi
olan 4 Aralık 2017 günü yürürlüğe girmiştir.
2.4 Kurumlar Vergisinde Oran Artırımı:
2.4.1 Kanun Metni:
MADDE 91- 5520 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici
madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 10- (1) Bu Kanunun
32 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan %20 oranı, kurumların
2018, 2019 ve 2020 yılı vergilendirme dönemlerine (özel hesap dönemi tayin
edilen kurumlar için ilgili yıl içinde başlayan hesap dönemlerine) ait kurum
kazançları için %22 olarak uygulanır.
(2) Bakanlar Kurulu, birinci fıkrada yazılı %22 oranını %20
oranına kadar indirmeye yetkilidir.”
2.4.2 Açıklama:
Yapılan değişiklikle,
kurumlar vergisi oranı 2018, 2019 ve 2020 yılları kurum kazançları için %20’den
%22’ye çıkarılmıştır. Tüm Dünyada yatırımları artırmak için kurumlar vergisi
oranları düşürülürken, Türkiye’de artırılması manidardır.
Madde, Kanunun yayım tarihi
olan 4 Aralık 2017 günü yürürlüğe girmiştir.
2.5 Finansal Kiralama ve Finansman Şirketleri tarafından
ayrılan özel karşılıkların gider olarak indirimi:
2.5.1 Kanun Metni:
MADDE 106- 21/11/2012 tarihli ve 6361
sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanununun
16 ncı maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“(2) Finansal kiralama ve finansman
şirketleri tarafından bu madde uyarınca ayrılan özel karşılıkların tamamı,
ayrıldıkları yılda kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak kabul
edilir.”
2.5.2 Açıklama:
6361 sayılı Kanunun
karşılıklara ilişkin 16 ncı maddesi aynen aşağıdaki gibidir:
“Karşılıklar
MADDE 16 – (1) Şirket, işlemlerinden kaynaklanan alacaklarından
doğmuş veya doğması beklenen ancak, miktarı kesin olarak belli olmayan
zararlarını karşılamak amacıyla Kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde
karşılık ayırmak zorundadır.”
Finansal kiralama ve finansman şirketleri,
öncelikle faaliyetlerini düzenleyen 6361 sayılı Kanun ve onun uygulama
mevzuatına uymak durumundadır. Bu nedenle bu tür şirketler, ticari alacaklardan
kaynaklanan ve fiilen doğmuş veya doğması beklenen zararlarını karşılamak üzere
karşılık ayırmak ve bu karşılıkları
finansal tablolarında göstermek mecburiyetindedirler. Oysa, Vergi Usul
Kanununun 323üncü maddesi gereğince, yalnız dava ve icra safhasına intikal eden
ticari alacaklar için şüpheli alacak karşılığı ayrılıp, gider
kaydedilebileceğinden, bu tür
şirketlerin mali ve ticari finansal tabloları tamamen birbirinden farklı
çıkmaktadır. Bu madde ile bu ikiliğe son verilmekte ve 6361 sayılı Kanuna göre
ayrılan özel karşılıkların gider kaydı kabul edilmektedir.
Madde, 1 Ocak 2019 günü yürürlüğe
girecektir.
3. Katma Değer Vergisi Kanununda Yapılan Değişiklikler:
3.1 Yurtdışından Elektronik Ortamda Sunulan Hizmetler:
3.1.1 Kanun Metni:
MADDE 41- 25/10/1984 tarihli ve 3065
sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinin (1) numaralı fıkrasına
aşağıdaki cümleler eklenmiştir.
“Şu kadar ki Türkiye’de ikametgâhı,
işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi bulunmayanlar tarafından katma değer
vergisi mükellefi olmayan gerçek kişilere elektronik ortamda sunulan hizmetlere
ilişkin katma değer vergisi, bu hizmeti sunanlar tarafından beyan edilip
ödenir. Maliye Bakanlığı elektronik ortamda sunulan hizmetlerin kapsamı ile
uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.”
3.1.2 Açıklama:
Bilindiği üzere, 3065 sayılı
K.D.V.K.nun 9 uncu maddesinde “Vergi Sorumlusu” düzenlenmekte ve maddenin 1
numaralı fıkrasında özetle, “mükellefin
Türkiye’de ikametgâhı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezinin bulunmaması
hallerinde, Maliye Bakanlığının vergiye tabi işlemlere taraf olanları verginin
ödenmesinden sorumlu tutabileceği” hükme bağlanmaktadır. Maddeye
yeni eklenen cümleler ile Maliye Bakanlığının bundan böyle yurt dışından
Türkiye’de K.D.V mükellefi olmayan gerçek kişilere hizmet satan dar
mükellefleri bu hizmetin K.D.V.nin ödenmesinden sorumlu tutacağı
anlaşılmaktadır. Uygulamanın nasıl gerçekleştirileceğini, bundan sonra
çıkarılacak olan K.D.V. Genel Tebliğlerinden gözleyebileceğiz.
Madde 1.1.2018 tarihinde yürürlüğe
girecektir.
3.2 Roaming hizmetleri ile finansal kiralama ve finansman şirketlerince
gerçekleştirilen taşınmaz (gayrimenkul) ve iştirak hisseleri alım/satım
istisnası:
3.2.1 Kanun Metni:
MADDE 42- 3065 sayılı Kanunun
17 nci maddesinin (4) numaralı fıkrasına (c) bendinden sonra gelmek
üzere aşağıdaki bent eklenmiş ve aynı fıkranın (r) bendinin birinci
paragrafında yer alan “bankalara” ibareleri “bankalara, finansal kiralama ve
finansman şirketlerine” şeklinde değiştirilmiş, “devir ve teslimleri”
ibaresinden sonra gelmek üzere “ile bu taşınmaz ve iştirak hisselerinin
finansal kiralama ve finansman şirketlerince devir ve teslimi” ibaresi
eklenmiştir.
“ç)
Uluslararası roaming anlaşmaları çerçevesinde yurt dışından alınan
roaming hizmetleri ile bu hizmetlerin Türkiye’deki müşterilere yansıtılması,”
3.2.2 Açıklama:
3.2.2.1 Roaming Hizmetleri:
Bilindiği üzere, K.D.V.K.nun 17
nci maddesinde kısmi K.D.V. istisnası düzenlenmiştir. Kısmi istisna kapsamına
giren teslim ve hizmetler için daha önce ödenmiş olan K.D.V.nin, K.D.V.K.nun 30
uncu maddesi gereğince hesaplanan K.D.V.den indirilmemesi gerekir.
7061 sayılı Kanunun 42 nci
maddesiyle K.D.V.K.nun 17 nci maddesinin 4 numaralı fıkrasına eklenen yeni (ç)
bendi ile “uluslararası roaming anlaşmaları çerçevesinde yurt dışından alınan
roaming hizmetleri ile bu hizmetlerin Türkiye’deki müşterilere yansıtılması”,
K.D.V.den kısmen istisna edilmektedir. Böylece, K.D.V.nin temel prensibi olan
“destinasyon” (hizmetten faydalanılan ülkede K.D.V.nin alınması) ilkesi ihlal
edilmiş olmaktadır. Yurt dışından roaming hizmetini Türkiye’deki tüketiciye
veren GSM şirketi, kendi ülkesinde zaten hizmet ihracı dolayısıyla K.D.V.den
istisna edileceğinden, bu madde değişikliği ile yurt dışından alınan roaming
hizmeti için yapılan ödeme hiç bir yerde K.D.V.ne tabi olmayacaktır.
Dolayısıyla, burada teknik hata yapıldığını düşünüyoruz.
3.2.2.2 İştirak Hissesi ve Taşınmaz Satış İstisnası:
7061 sayılı Kanunun 42 nci
maddesiyle K.D.V.K.nun 17 nci maddesinin 4 numaralı fıkrasının (r) bendinin
birinci paragrafında yapılan değişiklik sonucunda, söz konusu paragraf
aşağıdaki şekli almıştır:
“(r) Kurumların aktifinde en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak
hisseleri ile taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile
bankalara, finansal kiralama ve
finansman şirketlerine borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık
taşınmaz ve iştirak hisselerinin (müzayede mahallerinde yapılan satışlar dahil)
bankalara, finansal kiralama ve
finansman şirketlerine devir ve teslimleri ile bu taşınmaz ve iştirak hisselerinin finansal kiralama ve finansman
şirketlerince devir ve teslimi.”
Böylece, başlangıçta sadece
“mali yönden zor durumda olan kurumların gayrimenkul ve iştirak hisselerini
satarak, sorunlarını çözmeleri” amacıyla getirilen bu istisna, bugün iyice
genişleyerek, bankaların, finansal kiralama ve finansman şirketlerinin
alım/satımlarını da kapsamına alan bir hale gelmiştir.
Madde, 1.1.2018 tarihinde
yürürlüğe girecektir.
3.3 Yatırım Teşvik Belgeli Yatırımlarda K.D.V. İadesi:
3.3.1 Kanun Metni:
MADDE 43- 3065 sayılı Kanunun geçici
37 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan “2017
yılında” ibaresi “2017 ve 2018 yıllarında”, “2017 yılının” ibaresi “2017 ve
2018 yıllarının” şeklinde ve aynı fıkranın (b) bendinde yer alan “2017 yılında”
ibaresi “2017 ve 2018 yıllarında”, “2017 yılı” ibaresi “2017 ve 2018 yılı”
şeklinde değiştirilmiştir.
3.3.2 Açıklama:
7061 sayılı Kanunun 43 üncü
maddesiyle K.D.V.K.nun geçici 37 nci maddesinin 1 numaralı fıkrasında yapılan
değişiklik sonucunda, söz konusu fıkra aşağıdaki şekli almıştır:
“Geçici Madde 37- İmalat sanayiine yönelik yatırım teşvik
belgesi kapsamında;
a) Asgari 50 milyon Türk Lirası tutarında sabit yatırım
öngörülen yatırımlara ilişkin inşaat işleri nedeniyle 2017 ve 2018 yıllarında yüklenilen ve 2017 ve 2018 yıllarının altı aylık dönemleri itibariyla indirim yoluyla
telafi edilemeyen katma değer vergisi altı aylık dönemleri izleyen bir yıl
içerisinde,
b) 50 milyon Türk Lirası tutarına kadar sabit yatırım
öngörülen yatırımlara ilişkin inşaat işleri nedeniyle 2017 ve 2018 yıllarında yüklenilen ve 2017 ve 2018 yılı sonuna kadar indirim yoluyla telafi edilemeyen katma
değer vergisi izleyen yıl içerisinde,
Talep edilmesi halinde belge sahibi mükellefe iade
olunur................ “
Böylece, yatırım inşaat
işlerine yapılan ödemelerin tam K.D.V. istisnasından yararlanması kanunen
mümkün olmadığından, indirim yoluyla telafi edilemeyen K.D.V.nin makul bir süre
içerisinde yatırımcılara iadesi için geçen yıl 6770 sayılı Kanunla K.D.V.K.na
ilave edilen bu geçici maddeye, 2018 yılında yapılan inşaat yatırım harcamaları
dolayısıyla yüklenilen K.D.V. de dahil edilmiş olmaktadır.
Madde, 1.1.2018 tarihinde
yürürlüğe girecektir.
3.4 FATİH Projesi’ne İlişkin Tam K.D.V. İstisnası, Ö.İ.V.
İstisnası, Damga Vergisi İstisnası, Harç İstisnası, Gümrük Vergisi ve Fon
İstisnası, Ö.T.V. İstisnası, 5846 Sayılı Kanunun 44/2 nci Maddesindeki
Kesintilerden İstisna, TRT Bandrol İstisnası, Telsiz Ruhsatname ve Yıllık
Kullanım Ücreti İstisnası:
3.4.1 Kanun Metni:
MADDE 44- 3065 sayılı Kanuna aşağıdaki
geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 38- Bu maddenin yürürlüğe
girdiği tarihten itibaren düzenlenen sözleşmelere istinaden Millî Eğitim
Bakanlığı tarafından Eğitimde Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme
Hareketi (FATİH) Projesi kapsamında yapılan mal ve hizmet alımlarında uygulanmak
üzere;
a) Proje bileşenlerine ilişkin olarak;
Millî Eğitim Bakanlığınca yapılan ithalatlar ile bu Bakanlığa yapılan mal
teslimleri ve hizmet ifaları katma değer vergisinden müstesnadır (Bu kapsamda
yapılan mal teslimleri ve hizmet ifaları nedeniyle yüklenilen vergiler, vergiye
tabi işlemler üzerinden hesaplanan vergiden indirilir. İndirim yoluyla telafi
edilemeyen vergiler bu Kanunun 32 nci maddesi hükmü uyarınca istisna
kapsamında işlem yapan mükellefin talebi üzerine iade edilir. Maliye Bakanlığı
istisna ve iadeye ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.).
b) Proje bileşenleri için belirlenen
internet kullanımlarına mahsus olan mobil telefon aboneliğinin ilk tesisi ile
Proje bileşenlerine ilişkin verilen elektronik haberleşme hizmetleri, 6802
sayılı Kanunun 39 uncu maddesine göre alınan özel iletişim vergisinden
müstesnadır (Bu kapsamda verilen elektronik haberleşme hizmetleri nedeniyle
yüklenilen vergiler, vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan vergiden
indirilir. İndirim yoluyla telafi edilemeyen vergiler istisna kapsamında
işlem yapan mükellefin talebi üzerine iade edilir. Maliye Bakanlığı istisna ve
iadeye ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.).
c) Proje bileşenlerine ilişkin mal ve
hizmet alımları ile ilgili olarak düzenlenen idare ve/veya proje
yüklenicilerinin taraf olduğu kâğıtlar, 1/7/1964 tarihli ve 488
sayılı Damga Vergisi Kanununa göre alınan damga vergisinden müstesnadır.
ç) Millî Eğitim Bakanlığı veya bu
Bakanlık adına Proje yüklenicileri ile alt yükleniciler tarafından serbest
dolaşıma sokulacak her türlü araç, gereç, malzeme, makine, ürün ve bunların
yedek parçaları, 4458 sayılı Kanuna göre alınan gümrük vergilerinden,
fonlardan, bu ithalata ilişkin düzenlenen kâğıtlar damga vergisinden, yapılacak
işlemler harçlardan müstesnadır (Proje yüklenicileri ile alt yükleniciler
tarafından serbest dolaşıma sokulacak eşyanın bu Projeye uygunluğunu tevsik
edici belgeleri düzenlemeye Millî Eğitim Bakanlığı yetkilidir.).
d) Proje bileşenlerine ilişkin olarak
4760 sayılı Kanuna ekli (IV) sayılı listede yer alan malların, Millî Eğitim
Bakanlığına ya da proje yüklenicisine teslimi veya bunlar tarafından ithali
özel tüketim vergisinden müstesnadır (Maliye Bakanlığı istisnaya ilişkin usul
ve esasları belirlemeye yetkilidir.).
e) 406 sayılı Kanun uyarınca Bilgi
Teknolojileri ve İletişim Kurumuyla görev veya imtiyaz sözleşmesi imzalamak
suretiyle veya 5/11/2008 tarihli ve 5809 sayılı Elektronik Haberleşme
Kanunu uyarınca bu Kuruma bildirim yapılması veya bu Kurumca kullanım hakkı
verilmesi yoluyla yetkilendirilen veya yetkilendirilmiş sayılan işletmecilerin
Millî Eğitim Bakanlığı ya da proje yüklenicisi işletmelere yapmış oldukları mal
teslimleri ve hizmet ifaları dolayısıyla elde ettikleri gelirler, bu
işletmecilerden 406 sayılı Kanunun ek 37 nci maddesine göre alınan
Hazine payının ve Kurum masraflarına katkı payının, 16/6/2005 tarihli ve 5369
sayılı Evrensel Hizmet Kanununun 6 ncı maddesine göre alınan evrensel
hizmet gelirlerinin, 5809 sayılı Kanunun 11 inci maddesine göre alınan idari
ücret ile aynı Kanunun 46 ncı maddesinin (7) numaralı fıkrasına göre
alınan telsiz ücretinin hesaplanmasına dâhil edilmez.
f) Proje bileşenlerine ilişkin olarak
temin edilecek bilgisayar ve tablet bilgisayarlar ile etkileşimli tahtalar
için 5/12/1951 tarihli ve 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri
Kanununun 44 üncü maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen kesintiler yapılmaz
(Millî Eğitim Bakanlığı bu kapsamda temin edilen mallardan kesinti
yapılmamasını sağlayan belgeleri düzenlemeye yetkilidir.).
g) Proje bileşenlerine ilişkin olarak
temin edilecek bilgisayar ve tablet bilgisayarlar ile etkileşimli tahtalardan,
4/12/1984 tarihli ve 3093 sayılı Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Gelirleri
Kanununun 4 üncü maddesinin (a) fıkrasında yer alan bandrol ücreti
alınmaz (Milli Eğitim Bakanlığı bu kapsamda temin edilen mallardan bandrol
ücreti alınmamasını sağlayan belgeleri düzenlemeye yetkilidir.).
ğ) Proje bileşenlerine ilişkin olarak
tesis edilen aboneliklere ait telsiz cihaz ve sistemlerinden, 5809 sayılı
Kanunun 46 ncı maddesinde yer alan telsiz ruhsatname ve yıllık
kullanım ücretleri alınmaz.
h) Proje kapsamında yapılacak mal ve
hizmet alımlarında Proje bileşenlerine ilişkin ihale yüklenicisinin bu Proje
ile ilgili faaliyette bulunmak üzere özel amaçlı şirket kurması halinde bu
şirket, yalnızca ilgili mevzuatına göre kendi ödemesi gereken vergi ve mali
yükümlülüklerden sorumlu olup, ihale yüklenicisinin ödemesi gereken Hazine
payı, Kurum masraflarına katkı payı, evrensel hizmet katkı payı, idari ücret,
özel iletişim vergisi ve telsiz ücretlerinden sorumlu tutulmaz.”
3.4.2 Açıklama:
Yukarıda Torba Kanun
içerisinde yer alan torba maddenin incelenmesinden, FATİH Projesi bünyesinde
fonksiyon almayı düşünen kişi ve kuruluşların akıllarına gelen her türlü vergi,
resim, harç ve ücreti teker teker sayarak, bunları istisna kapsamına almayı
amaçladıkları; böylece Proje maliyetini düşürmeyi hedefledikleri
anlaşılmaktadır. Sonsuz bir vergi istisna düzeni yaratılamayacağından, bundan
sonra müteaddit defalar yeni istisnalar getirilmesi beklenmelidir.
Teknik açıdan ise, bu geçici
maddenin hangi tarihler arasında vergi, resim, harç, ücret istisnası
getirdiğini anlayamadığımızı; 1.1.2018 tarihinde yürürlüğe girecek olan bu
geçici maddenin hangi tarihe kadar yürürlükte kalacağını göremediğimizi ifade
edebiliriz.
Bunun yanı sıra, bir vergi
kanununa bir geçici madde ekleyerek, bununla başka vergi, resim, harç ve ücret
kanunlarında geçici adı altında kalıcı istisna teminini de kanun yapım tekniği
açısından son derece yadırgadığımızı kaydedebiliriz.
4. Özel Tüketim Vergisi Kanunu:
4.1 Otomobil Ö.T.V. İstisnasında Değişiklik:
4.1.1 Kanun Metni:
MADDE 72- 6/6/2002 tarihli ve 4760 sayılı Özel
Tüketim Vergisi Kanununun 7 nci maddesinin birinci fıkrasının; (2)
numaralı bendinin (a) ve (c) alt bentlerinin parantez içi hükümlerinde yer alan
“motor silindir hacmi 1.600 cm³’ü aşanlar” ibaresi “hesaplanması gereken özel
tüketim vergisi ve diğer her türlü vergiler dahil bedeli 200.000 TL’yi aşanlar”
şeklinde, (6) numaralı bendinin köşeli parantez içi hükmünde yer alan “ile (7)
numaralı fıkrası” ibaresi “ve (7) numaralı fıkrası kapsamında ithal edilen eşya
ile (12) numaralı fıkrasının (a) bendi kapsamında ithal edilen bu Kanuna ekli
(II) sayılı listenin 87.03 G.T.İ.P numarasında “-Diğerleri” satırı altında
yer alan mallardan özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi dahil gümrük
vergilerine ilişkin istisna uygulanmaması durumunda belirlenecek gümrüklenmiş
değeri 200.000 TL’yi aşanlar” şeklinde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkra
eklenmiştir.
“Birinci fıkranın; (2) numaralı bendinin
(a) ve (c) alt bentleri ile (6) numaralı bendinde yer alan tutarlar, her yıl
bir önceki yıla ilişkin olarak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre
belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle uygulanır.
Hesaplanan tutarın 100 lirayı aşmayan kesirleri dikkate alınmaz. Bakanlar
Kurulu, bu şekilde tespit edilen tutarı %50’sine kadar artırmaya yetkilidir.”
4.1.2 Açıklama:
7061 sayılı Kanunun 72 nci
maddesiyle Ö.T.V.K.nun 7 nci maddesinde yapılan muhtelif değişiklikler
sonucunda, söz konusu maddenin ilgili
kısmı aşağıdaki şekli almıştır:
“Diğer İstisnalar
Madde 7 – Bu Kanuna ekli;
......................
2. (II) sayılı listede yer alan kayıt ve tescile tabi
mallardan;
a) 87.03 (hesaplanması
gereken özel tüketim vergisi ve diğer her türlü vergiler dahil bedeli 200.000
TL’yi aşanlar hariç) ..................
......................
c) 87.03 (hesaplanması gereken özel tüketim vergisi
ve diğer her türlü vergiler dahil bedeli 200.000 TL’yi aşanlar hariç) ..................
.....................
6. Kanuna ekli listelerdeki mallardan 4458 sayılı Gümrük
Kanununun 167 nci maddesi [(5) numaralı fıkrasının (a) bendi ve (7) numaralı fıkrası kapsamında ithal
edilen eşya ile (12) numaralı fıkrasının (a) bendi kapsamında ithal edilen bu
Kanuna ekli (II) sayılı listenin 87.03 G.T.İ.P. numarasında “-Diğerleri” satırı
altında yer alan mallardan özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi dahil
gümrük vergilerine ilişkin istisna uygulanmaması durumunda belirlenecek gümrüklenmiş
değeri 200.000 TL’yi aşanlar hariç] .................
......................
Vergiden müstesnadır.
Birinci fıkranın; (2)
numaralı bendinin (a) ve (c) alt bentleri ile (6) numaralı bendinde yer alan
tutarlar, her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu
hükümlerine göre belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle
uygulanır. Hesaplanan tutarın 100 lirayı aşmayan kesirleri dikkate alınmaz.
Bakanlar Kurulu, bu şekilde tespit edilen tutarı %50’sine kadar artırmaya yetkilidir.”
Böylece, eskiden motor
silindir hacmi 1.600 cm3’ü aşanlar hariç, geri kalan 87.03 Gümrük Tarife
pozisyonundaki eşyadan, münhasıran engellilik derecesi %90’ı aşanlar tarafından
kullanılan otomobiller özel tüketim vergisinden müstesna iken, şimdi vergili
bedeli 200.000 lirayıaşanlar hariç, geri kalan 87.03 pozisyonundaki eşyadan,
münhasıran engellilik derecesi %90’ı aşanlar tarafından kullanılan otomobiller
vergiden müstesna hale gelmiştir. Bundan böyle, engellilerin 1.600cm3’ü aşmayan
otomobilleri değil, fakat vergili bedeli 200.000 aşmayan otomobilleri Ö.T.V.den
istisna edilecektir.
Yürürlük tarihi
1.1.2018’dir.
4.2 Sigara Asgari Maktu Ö.T.V.de Değişiklik:
4.2.1 Kanun Metni:
“Madde 73- 4760 sayılı Kanunun 11 inci maddesinin (2)
numaralı fıkrasının (b) bendinde yer alan “perakende satışa sunulan sigaraların
birim ambalajı içinde yer alan her bir sigara” ibaresi “perakende satışa
sunulan sigaraların ve makaronların birim ambalajı içinde yer alan her bir
sigara veya her bir makaron” şeklinde ve “20 adet sigaradan” ibaresi “20 adet
sigaradan, 50 adet makarondan” şeklinde değiştirilmiştir.”
Açıklama:
Böylece, Kanun eki
cetveldeki asgari maktu Ö.T.V.hesabına, makaron ibaresi de eklenmiş olmaktadır.
Yürürlük tarihi
4.12.2017’dir.
4.3 Sigara Maktu Ö.T.V.de Değişiklik:
4.3.1 Kanun Metni:
“Madde 74- 4760 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin (2) numaralı
fıkrasının (b) bendinde yer alan “her bir sigara adedi” ibaresi “her bir sigara
veya makaron adedi” şeklinde değiştirilmiştir.”
4.3.2 Açıklama:
Böylece Bakanlar Kuruluna
daha önce, birim ambalaj içinde yer alan her bir sigara adedine göre tespit
etme ve artırma yetkisi verilen maktu Ö.T.V., şimdi birim ambalaj içinde yer
alan her bir makaron adedine göre de kullanılabilecektir.
Yürürlük tarihi 4.12.2017’dir.
4.4 Alkolsüz İçeceklerde Ö.T.V.:
4.4.1 Kanun Metni:
“MADDE 75- 4760 sayılı Kanunun ekinde yer
alan (III) sayılı listenin;
a) (A) cetveline aşağıdaki mallar
eklenmiştir.
“
G.T.İ.P. NO
|
Mal İsmi
|
Vergi Oranı
(%)
|
Asgari Maktu Vergi
Tutarı (TL)
|
20.09
|
Meyve suları (üzüm
şırası dahil) ve sebze suları (fermente edilmemiş ve alkol katılmamış),
ilave şeker veya diğer tatlandırıcı maddeler katılmış olsun olmasın (Yalnız
ambalajlanmış olanlar ve/veya toptan teslime konu edilenler) (Sebze suları ve
Türk Gıda Kodeksine göre % 100 meyve suyu sayılanlar hariç)
|
10
|
-
|
22.02
|
Sular (mineral sular ve
gazlı sular dahil) (ilave şeker veya diğer tatlandırıcı maddeler
katılmış veya aromalandırılmış) ve alkolsüz diğer içecekler (20.09
pozisyonundaki meyve ve sebze suları hariç) (Yalnız ambalajlanmış olanlar
ve/veya toptan teslime konu edilenler) (Doğal mineralli doğal maden suyu ile
üretilmiş, tatlandırılmış, aromalandırılmış meyveli gazlı içecekler
ile 2202.10.00.00.11, 2202.10.00.00.12, 2202.10.00.00.13, 2202.91.00.00.00
hariç)
|
10
|
-
|
2202.10.00.00.11
|
Sade gazozlar
|
10
|
-
|
2202.10.00.00.12
|
Meyvalı gazozlar
|
10
|
-
|
2202.91.00.00.00
|
Alkolsüz biralar
|
10
|
-
|
”
b) (B) cetveline aşağıdaki mal
eklenmiştir.
“
G.T.İ.P. NO
|
Mal İsmi
|
Vergi Oranı
(%)
|
Asgari Maktu Vergi
Tutarı (TL)
|
4813.10.00.80.00
|
Diğerleri (Makaron)
|
65,25
|
0,0994
|
4.4.2 Açıklama:
Böylece, bundan böyle meyve
suları, sebze suları, sular, alkolsüz diğer içecekler, tatlandırılmış,
aromalandırılmış gazlı içecekler, sade gazozlar, meyvalı gazozlar ve alkolsüz
biralar ile makaronlar da Ö.T.V. kapsamında vergilendirilecektir.
Yürürlük tarihi, (A)
Cetvelindeki alkolsüz içecekler için 1.1.2018; (B) Cetvelindeki makaronlar için
4.12.2017’dir.
5. Gider Vergileri Kanununda Yapılan Değişiklikler:
5.1 Özel İletişim Vergisinde Yapılan Değişiklik:
5.1.1 Kanun Metni:
“MADDE 10- 13/7/1956 tarihli ve 6802
sayılı Gider Vergileri Kanununun 39 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a)
bendinde yer alan “%25”, (b) ve (d) bentlerinde yer alan “%15”, (c) bendinde
yer alan “%5” ibareleri “%7,5” şeklinde, yedinci fıkrasında yer alan “Birinci
fıkradaki %25 ve %15 oranlarını ayrı ayrı veya birlikte %5’e, %5
oranını ise sıfıra kadar indirmeye ve bu oranları kanuni oranlarına kadar artırmaya”
ibaresi “Birinci fıkradaki oranları ayrı ayrı veya birlikte sıfıra
kadar indirmeye, iki katına kadar artırmaya” şeklinde değiştirilmiştir.”
5.1.2 Açıklama:
Yapılan
değişikle öncelikle, her nevi mobil elektronik haberleşme işletmeciliği
kapsamındaki tesis, devir, nakil ve haberleşme hizmetleri için %25 olan Ö.İ.V.
%7.5’e indirilmiştir. Daha sonra, radyo ve televizyon yayınlarının uydu
platformu ve kablo ortamından iletilmesine ilişkin hizmetler ile diğer
elektronik haberleşme hizmetleri için %15 olan Ö.İ.V. %7.5’e indirilmiştir. En
son olarak, kablolu, kablosuz ve mobil internet servis sağlayıcılığı
hizmeti %5’den %7.5’e çıkarılmıştır.
Bakanlar
Kurulunun Ö.İ.V.nde değişiklik yetkisi de “Kanundaki oranları ayrı ayrı veya
birlikte sıfıra kadar indirme ve iki katına kadar artırma” şeklinde
belirlenmiştir.
Yürürlük
tarihi 1.1.2018’dir.
5.2 Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisinde Yapılan
Değişiklik:
5.2.1 Kanun Metni:
“MADDE 11- 6802 sayılı Kanunun 29 uncu maddesinin
birinci fıkrasının (p) bendinde yer alan “Türkiye’de kurulu borsalarda
gerçekleştirilen” ibaresi madde metninden çıkarılmıştır.”
5.2.2 Açıklama:
Yapılan değişiklik
sonucunda, 29 uncu maddenin birinci fıkrasının (p) bendi aşağıdaki şekli
almıştır:
“Madde 29- Aşağıda yazılı muameleler dolayısıyle alınan
paralar banka ve sigorta muameleleri vergisinden müstesnadır.
.............................
p) Arbitraj muameleleri ile vadeli işlem ve opsiyon
sözleşmelerine ilişkin muameleler ve bu muameleler sonucu lehe alınan paralar,
............................”
Daha önce, BSMV
mükelleflerinin yalnızca Türkiye’de kurulu borsalarda gerçekleştirdikleri
vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerine ilişkin muameleler ve bu muameleler
sonucu lehe alınan paralar BSMV’den müstesna iken, şimdi 1.1.2018’den itibaren
yurt dışında kurulu borsalarda gerçekleştirilen bu tür muameleler ve lehe alına
paralar da BSMV’den istisna edilecektir.
6. Veraset ve İntikal Vergisi Kanununda Yapılan Değişiklik:
6.1 Kanun Metni:
“MADDE 13- 8/6/1959 tarihli
ve 7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun 16 ncı maddesinin
dördüncü fıkrasında yer alan “%10” ibaresi “%20” olarak değiştirilmiştir.”
6.2 Açıklama:
Daha önce, şans oyunları ile
gerçek ve tüzel kişilerce düzenlenen yarışma ve çekilişlerde kazanılan
ikramiyelerde V.İ.V. oranı %10 iken, yapılan değişiklikle 1.1.2018’den itibaren
bu oran %20’ye çıkarılmıştır.
7. Damga Vergisi Kanununda Yapılan Değişiklikler:
7.1 Maktu ve Nispi Damga Vergilerinde Değişiklik:
7.1.1 Kanun Metni:
MADDE 29- 1/7/1964 tarihli ve 488 sayılı
Damga Vergisi Kanununun mükerrer 30 uncu maddesinin dördüncü fıkrası aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir.
“Bakanlar Kurulu, bu Kanuna ekli (1)
sayılı tabloda yer alan maktu vergileri veya bu vergilerin yeniden değerleme
oranı uygulanmak suretiyle belirlenmiş olan tutarlarını (maktu ve nispi
vergilerin asgari ve azami miktarlarını belirleyen hadler dâhil) ve nispi
vergileri, kâğıt türleri itibarıyla ayrı ayrı veya birlikte olmak
üzere; maktu vergilerde on katına, nispi vergilerde ise bir katına kadar artırmaya,
uygulanmakta olan maktu vergileri yarısına kadar, nispi vergileri ise sıfıra
kadar indirmeye, bu had ve miktarlar arasında yeni had, miktar ve nispetler
tespit etmeye yetkilidir.”
7.1.2 Açıklama:
Yeniden düzenlenen fıkra ile
Bakanlar Kurulunun damga vergisini artırma ve indirme yetkisi yönünden daha
önce muhtelif kanunlarla yapılan değişiklikler ortadan kaldırılmış ve Bakanlar
Kuruluna nispi vergilerde “sıfır ile kanuni oranın bir katına kadar olan oran
arasında serbestce oran tespit etme yetkisi” verilmiş; bu yetki, maktu
vergilerde “kanuni oranın yarısı ile on katı arasında serbestce tespit etme”
şeklinde belirlenmiştir. Bakanlar Kurulu bu yetkisini, kağıt türleri itibariyle
ayrı ayrı veya birlikte kullanabilecektir.
Yürürlük tarihi
4.12.2017’dir.
7.2 Özel İstisna Hükmü:
7.2.1 Kanun Metni:
MADDE 30- 488
sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun “IV- Ticari ve medeni işlerle ilgili
kâğıtlar” başlıklı bölümüne aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“54. Kamu özel iş birliği projelerinin
finansmanı için yurt dışında ihraç edilen menkul kıymetler karşılığında fon
temin etmek üzere kurulan özel amaçlı kuruluşların, bu fonları proje
yüklenicisi firmalara kullandırmasına ilişkin olarak düzenlenen kâğıtlar ile
bunların teminatı ve geri ödenmesine ilişkin işlemler nedeniyle düzenlenen
kâğıtlar.”
7.2.2 Açıklama:
D.V.K.nun (2) sayılı
tablosunda damga vergisinden istisna edilecek kağıtlar sayılmakta; bu tablonun
IV üncü bölümünde ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar sıralanmaktadır.
7061 sayılı Kanunla bu bölüme eklenen 54 numaralı fıkra ile “kamu özel iş birliği projelerinin finansmanı
için yurt dışında ihraç edilen menkul kıymetler karşılığında fon temin etmek
üzere kurulan özel amaçlı kuruluşların, bu fonları proje yüklenicisi firmalara
kullandırmasına ilişkin olarak düzenlenen kâğıtlar ile bunların teminatı ve
geri ödenmesine ilişkin işlemler nedeniyle düzenlenen kâğıtlar, damga
vergisinden istisna edilmektedir.
Yürürlük tarihi
4.12.2017’dir.
8. Harçlar Kanununda Yapılan Değişiklikler:
8.1 Özel İstisna Hükmü:
8.1.1 Kanun Metni:
MADDE 31- 2/7/1964 tarihli ve 492
sayılı Harçlar Kanununun 123 üncü maddesine onbirinci fıkrasından
sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Kamu özel iş birliği projelerinin
finansmanı için yurt dışında ihraç edilen menkul kıymetler karşılığında fon
temin etmek üzere kurulan özel amaçlı kuruluşların, bu fonları proje
yüklenicisi firmalara kullandırmasına ilişkin işlemler ile bunların teminatı ve
geri ödenmesine ilişkin işlemler, yargı harçları hariç, bu Kanunda yazılı
harçlardan müstesnadır.”
8.1.2 Açıklama:
Bilindiği üzere, Harçlar
Kanununun 123 üncü maddesinde özel kanunlardaki hükümler düzenlenmektedir.
Şimdiye kadar özel kanunlarla getirilen muhtelif harç istisnalarına ilave
olarak 7061 sayılı Kanunla maddeye onikinci istisna fıkrası getirilmiştir. Buna
göre, “kamu özel iş birliği projelerinin finansmanı için yurt dışında ihraç
edilen menkul kıymetler karşılığında fon temin etmek üzere kurulan özel amaçlı
kuruluşların, bu fonları proje yüklenicisi firmalara kullandırmasına ilişkin işlemler
ile bunların teminatı ve geri ödenmesine ilişkin işlemler, yargı harçları
hariç, Harçlar Kanununda yazılı harçlardan müstesna tutulacaktır.”
Yürürlük tarihi
4.12.2017’dir.
8.2 Transfer Fiyatlandırması Yöntem Belirleme Anlaşması Harcı
Yürürlükten Kaldırılmıştır:
8.2.1 Kanun Metni:
MADDE 32- 492 sayılı Kanuna bağlı (8) sayılı
Tarifenin “XII- Transfer fiyatlandırması ile ilgili yöntem belirleme anlaşması
harçları:” başlıklı bölümü yürürlükten kaldırılmıştır.
8.2.2 Açıklama:
Harçlar Kanununa bağlı (8)
sayılı Tarife, İmtiyazname, Ruhsatname ve Diploma harçlarını düzenlemektedir.
XII numaralı bölümde transfer fiyatlandırması ile ilgili yöntem belirleme
anlaşması harçları, başvuru harcı ve yenileme harcı olarak sıralanmıştır.
Ancak, 7061 sayılı Kanunla 4.12.2017 tarihinden itibaren bu bölümdeki harçlar
yürürlükten kaldırılmış olmaktadır.
9. Emlak Vergisi Kanununda Yapılan Değişiklik:
9.1 Kanun Metni:
MADDE 35- 29/7/1970 tarihli ve 1319
sayılı Emlak Vergisi Kanununa aşağıdaki geçici madde ilave edilmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 23- Takdir komisyonlarınca
2017 yılında 2018 yılı için takdir edilen asgari ölçüde arsa ve arazi metrekare
birim değerleri, 2017 yılı için uygulanan birim değerlerinin %50’sinden
fazlasını aşması durumunda, 2018 yılına ilişkin bina ve arazi vergi
değerlerinin hesabında, 2017 yılı için uygulanan asgari ölçüde arsa ve arazi
metrekare birim değerlerinin %50 fazlası esas alınır. Takip eden 2019,
2020 ve 2021 yıllarında 29 uncu madde kapsamında bina ve arazi vergisi
matrahları ile asgari ölçüde arsa ve arazi metrekare birim değerleri bu şekilde
belirlenen değerler üzerinden hesaplanır.
Emlak vergi değeri veya asgari ölçüde
arsa ve arazi metrekare birim değerleri esas alınarak uygulanan vergi, harç ve
diğer mali yükümlülükler için de birinci fıkra hükümlerine göre belirlenen
değerler dikkate alınarak uygulanır.
Bu maddenin uygulamasına ilişkin usul ve
esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.”
9.2 Açıklama:
Bilindiği üzere, bazı
yörelerde takdir komisyonları 2018 yılı için oldukça yüksek arsa ve arazi
metrekare birim değerleri takdir etmişlerdi. Bu uyumsuzluğu ortadan kaldırmak
üzere Emlak Vergisi Kanununa getirilen geçici 23 üncü madde ile artış oranı
2017 yılının %50 fazlası ile sınırlandırılmıştır.
Yürürlük tarihi
4.12.2017’dir.
10. Değerli Kağıtlar Kanunu:
10.1 Kanun Metni:
MADDE 27- 21/2/1963 tarihli ve 210
sayılı Değerli Kâğıtlar Kanununun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir.
“Bu kâğıtların, Maliye Bakanlığının
muvafakati ile ilgili bakanlık, daireler veya kamu kurumu niteliğindeki meslek
kuruluşları tarafından hazırlanıp bastırılması veya elektronik belge olarak
düzenlenmesi mümkündür.”
10.2 Açıklama:
Değişiklikten önce, değerli
kağıtların Maliye Bakanlığının muvafakati ile yalnızca Bakanlık ve daireler
tarafından hazırlanıp bastırılması mümkünken, 7061 sayılı Kanunla yapılan
değişiklikle kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına da yetki verilmiş;
ayrıca değerli kağıtların elektronik belge olarak düzenlenmesi imkanı
getirilmiştir.
Yürürlük tarihi
4.12.2017’dir.
11. Gümrük Giriş Tarife Cetveli Hakkında Kanunda Yapılan
Değişiklikler:
11.1 Kanun Metni:
MADDE 28- 14/5/1964 tarihli ve 474 sayılı
Gümrük Giriş Tarife Cetveli Hakkında Kanunun 2 nci maddesinin birinci
fıkrasının birinci cümlesi aşağıdaki şekilde ve aynı Kanunun eki Gümrük Giriş
Tarife Cetvelinde yer alan eşyalardan gümrük vergi had ve nispetleri “muaf”
olanların gümrük vergisi had ve nispetleri “0” şeklinde değiştirilmiştir.
“Bakanlar Kurulu, bu Kanunun eki Gümrük
Giriş Tarife Cetvelinde yer alan eşyaların gümrük vergisi had ve nispetlerini
50’ye kadar yükseltebilir, sıfıra kadar indirebilir veya bu Cetveldeki had ve
nispetleri %50’sine kadar artırabilir.”
11.2 Açıklama:
Bakanlar
Kuruluna 7061 sayılı Kanunla tamamen yeni bir yetki tanınmıştır. Daha önce
Bakanlar Kurulu gümrük vergisi had ve nispetlerini sıfıra kadar indirmeye veya
Cetveldeki had ve nispetleri %50’sine kadar artırmaya yetkiliydi. Şimdi
Bakanlar Kurulu, Cetvelde yer alan eşyaların gümrük vergisi had ve nispetlerini
ayrıca %50’ye kadar yükseltme yetkisini de almıştır. Bu iki yükseltme yetkisi
birbirinden tamamen ayrıdır.
Bunun
yanı sıra, G.G.T.C.nde teknik bir hatayla gümrük vergi had ve nispeti “muaf”
olarak kayıtlı olan eşyaların yeni vergisi bundan böyle “0” (sıfır) olarak
gösterilecektir.
Yürürlük
tarihi 4.12.2017’dir.
12. Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanunu:
12.1 Taşıt Değeri:
12.1.1 Kanun Metni:
MADDE 22- 18/2/1963 tarihli ve 197 sayılı
Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun 2 nci maddesinin birinci fıkrasına
aşağıdaki bent eklenmiştir.
“20- Taşıt değeri: Taşıtların teslimi,
ilk iktisabı ve ithalinde, katma değer vergisi matrahını oluşturan unsurlardan
(vade farkı ile hesaplanan özel tüketim vergisi hariç) teşekkül eden değeri
ifade eder.”
12.1.2 Açıklama:
Daha
önce taşıt değerine bakılmaksızın, yalnızca taşıtın motor silindir hacmine göre
düzenlenen M.T.V., bundan böyle otomobil, kaptıkaçtı, arazi taşıtları ve
benzerleri için her her iki hususu da dikkate alarak düzenlenecektir. Taşıt
değeri ise “taşıtların teslimi, ilk iktisabı ve ithalinde, K.D.V. matrahını
oluşturan unsurlardan (vade farkı ile hesaplanan özel tüketim vergisi hariç)
oluşacaktır”.
Maddenin
yürürlük tarihi 1.1.2018’dir.
12.2 Yeni Taşıtların Tarifesi:
12.2.1 Kanun Metni:
MADDE 23- 197 sayılı Kanunun 5 inci
maddesinin birinci fıkrasından sonra gelen (I) sayılı tarifenin “1- Otomobil,
kaptıkaçtı, arazi taşıtları ve benzerleri” başlıklı bölümü iki sütun eklenmek
suretiyle aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, aynı tarifenin “2- Motosikletler”
başlıklı bölümünden önce gelmek üzere aşağıdaki satır eklenmiş, anılan tablodan
sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiş, mevcut ikinci fıkra aşağıdaki
şekilde değiştirilmiş ve aynı maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“
Motor Silindir Hacmi (cm³)
|
Taşıt Değeri (TL)
|
Satır
Numarası
|
Taşıtların Yaşları ile
Ödenecek Yıllık Vergi Tutarı (TL)
|
1 - 3 yaş
|
4 - 6 yaş
|
7 - 11 yaş
|
12 - 15 yaş
|
16 ve yukarı yaş
|
1- Otomobil, kaptıkaçtı, arazi taşıtları ve benzerleri
|
1300 cm³ ve aşağısı
|
40.000’i aşmayanlar
|
1
|
743
|
518
|
290
|
220
|
78
|
40.000’i aşıp 70.000’i aşmayanlar
|
2
|
817
|
570
|
319
|
242
|
86
|
70.000’i aşanlar
|
3
|
892
|
622
|
348
|
264
|
94
|
1301 - 1600 cm³ e kadar
|
40.000’i aşmayanlar
|
4
|
1.294
|
970
|
563
|
398
|
153
|
40.000’i aşıp 70.000’i aşmayanlar
|
5
|
1.423
|
1.067
|
619
|
437
|
168
|
70.000’i aşanlar
|
6
|
1.553
|
1.164
|
675
|
477
|
183
|
1601 - 1800 cm³ e kadar
|
100.000’i aşmayanlar
|
7
|
2.512
|
1.964
|
1.156
|
705
|
274
|
100.000’i aşanlar
|
8
|
2.741
|
2.142
|
1.262
|
770
|
299
|
1801 - 2000 cm³ e kadar
|
100.000’i aşmayanlar
|
9
|
3.957
|
3.048
|
1.792
|
1.067
|
421
|
100.000’i aşanlar
|
10
|
4.317
|
3.326
|
1.955
|
1.164
|
459
|
2001 - 2500 cm³ e kadar
|
125.000’i aşmayanlar
|
11
|
5.936
|
4.309
|
2.692
|
1.609
|
637
|
125.000’i aşanlar
|
12
|
6.476
|
4.701
|
2.937
|
1.755
|
695
|
2501 - 3000 cm³ e kadar
|
250.000’i aşmayanlar
|
13
|
8.276
|
7.200
|
4.498
|
2.420
|
888
|
250.000’i aşanlar
|
14
|
9.029
|
7.854
|
4.907
|
2.640
|
969
|
3001 - 3500 cm³ e kadar
|
250.000’i aşmayanlar
|
15
|
12.603
|
11.340
|
6.831
|
3.410
|
1.251
|
250.000’i aşanlar
|
16
|
13.749
|
12.371
|
7.452
|
3.720
|
1.365
|
3501 - 4000 cm³ e kadar
|
400.000’i aşmayanlar
|
17
|
19.815
|
17.111
|
10.077
|
4.498
|
1.792
|
400.000’i aşanlar
|
18
|
21.617
|
18.666
|
10.994
|
4.907
|
1.955
|
4001 cm³ ve yukarısı
|
475.000’i aşmayanlar
|
19
|
32.431
|
24.320
|
14.403
|
6.474
|
2.512
|
475.000’i aşanlar
|
20
|
35.379
|
26.531
|
15.713
|
7.062
|
2.741
|
|
Taşıtların Yaşları ile
Ödenecek Yıllık Vergi Tutarı (TL)
|
1 - 3 yaş
|
4 - 6 yaş
|
7 - 11 yaş
|
12 - 15 yaş
|
16 ve yukarı yaş
|
”
“(I) sayılı tarifede yer alan otomobil,
kaptıkaçtı, arazi taşıtları ve benzerlerinde, ilk kayıt ve tescil edildiği
tarih itibarıyla taşıt değerine isabet eden satır, sonraki yıllarda da bu
taşıtın vergi tutarlarının belirlenmesinde esas alınır.”
“(I) sayılı tarifede yer alan otomobil,
kaptıkaçtı, arazi taşıtları ve benzerlerine ait vergi tutarlarının Türkiye
Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği tarafından her yılın ocak
ayında ilan edilen kasko sigortası değerlerinin %10’unu aşması halinde,
taşıtlara ait vergi tutarlarını, bir önceki satırdaki aynı yaş grubunda bulunan
taşıtlara isabet eden vergi tutarı olarak belirlemeye, bu oranı %4’e kadar
indirmeye ve kanuni oranına kadar artırmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir.”
“Bu maddenin uygulamasına ilişkin usul
ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.”
12.2.2 Açıklama:
Şimdiye kadar yalnızca
taşıtların motor silindir hacmine göre alınan M.T.V., 1.1.2018’den sonra
iktisap edilen taşıtlar için taşıt değeri de dikkate alınarak belirlenecektir.
Taşıtların değeri ise taşıtların teslimi, ilk iktisabı ve ithalinde, K.D.V.
matrahını oluşturan unsurlardan (vade farkı ile hesaplanan özel tüketim vergisi
hariç) oluşacaktır.
Tarifede, aynı motor
silindir hacmine sahip taşıtlar için taşıt değerine göre farklı iki ayrı satır
oluşturulmuş ve bu satırların sonraki yıllarda da vergi tutarının belirlenmesinde esas alınacağı hükme
bağlanmıştır.
Daha sonra, vergi
tutarlarının her yıl Ocak ayında ilan edilen kasko sigorta değerlerini %10
aşması halinde Bakanlar Kurulunun, bir önceki satırda aynı yaş grubunda bulunan
taşıtlara isabet eden vergi tutarını esas alabileceği; ayrıca, bu %10 oranını
%4’e indirebileceği ve tekrar kanuni
oranına kadar artırabileceği kaydedilmiştir.
Yürürlük tarihi
1.1.2018’dir.
12.3 Verginin Tarh, Tahakkuk ve Ödenmesi; Gider
Kaydedilemeyeceği:
12.3.1 Kanun Metni:
MADDE 24- 197 sayılı Kanunun 9 uncu
maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları ile 14 üncü maddesinin birinci
fıkrasında yer alan “(I)” ibareleri “(I), (I/A),” şeklinde değiştirilmiştir.
12.3.2 Açıklama:
1.1.2018 tarihinden itibaren
iktisap edilecek olan taşıtların vergi tutarının belirlenmesinde taşıt değeri
de dikkate alınacağından, şu anda trafikte olan taşıtların vergi tutarları,
yalnızca taşıt motor silindir hacmini esas alan (I/A) sayılı Tarifeye göre
belirlenecektir. Bu durumu ilgili maddelerde göstermek amacıyla, 197 sayılı
Kanunun 9 uncu maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları ile 14 üncü maddesinin
birinci fıkrasında yer alan “(I)” ibaresi, ”(I), (I/A)” şeklinde
değiştirilmiştir.
Yürürlük tarihi
1.1.2018’dir.
12.4 Yetki:
12.4.1 Kanun Metni:
MADDE
25- 197 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer
alan “önceki yılda uygulanan” ibaresinden sonra gelmek üzere “taşıt değerleri
ve” ibaresi, üçüncü fıkrasının (a) bendinin sonuna “taşıt değerlerini
ayrı ayrı veya birlikte yeniden belirlemeye,” ibaresi eklenmiş ve dördüncü
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Taşıt
değerlerinin hesabında yüz Türk lirasına, ödenmesi gereken vergi miktarlarında
ise bir Türk lirasına kadar olan kesirler dikkate alınmaz.”
12.4.2 Açıklama:
1.1.2018 tarihinden itibaren
iktisap edilecek taşıtların M.T.V.nin belirlenmesinde taşıt değerleri de
dikkate alınacağından, Bakanlar Kurulunun vergi tutarı belirleme yetkisine
ilişkin 10 uncu maddede gerekli paralel düzenlemeler yapılmıştır. Ayrıca, eski
dördüncü fıkranın yerine getirilen yeni fıkrada, “taşıt değerlerinin hesabında
yüz liraya kadar kesirlerin ve vergi
tutarlarında bir liraya kadar kesirlerin dikkate alınmayacağı” hükme
bağlanmıştır.
Yürürlük tarihi
1.1.2018’dir.
12.5 Trafikteki Taşıtların M.T.V. Tarifesi.
12.5.1 Kanun Metni:
MADDE 26- 197 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde
eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 8- 31/12/2017 tarihinden
(bu tarih dahil) önce kayıt ve tescil edilen otomobil, kaptıkaçtı, arazi
taşıtları ve benzerleri aşağıdaki (I/A) sayılı tarifeye göre vergilendirilir.
(I/A) SAYILI TARİFE
Motor Silindir Hacmi (cm³)
|
Taşıtların Yaşları ile Ödenecek Yıllık
Vergi Tutarı (TL)
|
1-3 yaş
|
4-6 yaş
|
7-11 yaş
|
12-15 yaş
|
16 ve yukarı yaş
|
Otomobil,
kaptıkaçtı, arazi taşıtları ve benzerleri
|
1300 cm³ ve aşağısı
|
743
|
518
|
290
|
220
|
78
|
1301 - 1600 cm³ e kadar
|
1.294
|
970
|
563
|
398
|
153
|
1601 - 1800 cm³ e kadar
|
2.284
|
1.785
|
1.051
|
641
|
249
|
1801 - 2000 cm³ e kadar
|
3.598
|
2.771
|
1.629
|
970
|
383
|
2001 - 2500 cm³ e kadar
|
5.396
|
3.918
|
2.448
|
1.463
|
579
|
2501 - 3000 cm³ e kadar
|
7.524
|
6.545
|
4.089
|
2.200
|
808
|
3001 - 3500 cm³ e kadar
|
11.458
|
10.309
|
6.210
|
3.100
|
1.138
|
3501 - 4000 cm³ e kadar
|
18.014
|
15.555
|
9.161
|
4.089
|
1.629
|
4001 cm³ ve yukarısı
|
29.483
|
22.109
|
13.094
|
5.885
|
2.284
|
Yukarıdaki tarifede yer alan taşıtlara
ait vergi tutarlarının Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri
Birliği tarafından her yılın ocak ayında ilan edilen kasko sigortası
değerlerinin %5’ini aşması halinde taşıtlara ait vergi tutarları, bir önceki
satırdaki aynı yaş grubunda bulunan taşıtlara isabet eden vergi tutarı olarak
esas alınır.
Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten
önce iktisap edilmiş ancak çeşitli nedenlerle kayıt ve tescil edilmemiş
otomobil, kaptıkaçtı, arazi taşıtları ve benzeri
taşıtlar 1/1/2018 tarihinden sonra ilk defa kayıt ve tescil edildiği
takdirde bu maddede yer alan tarifeye göre vergilendirilir.”
12.5.2 Açıklama:
1.1.2018 tarihine kadar
iktisap edilmiş taşıtların vergi tutarı, 197 sayılı Kanuna yeni eklenen “geçici
madde 8” ile kanunlaşan (I/A) sayılı Tarifeye göre hesaplanacaktır. Ancak,
geçici madde ile getirilen vergiler geçici nitelikte olduğundan, bu maddenin
hangi tarihe kadar yürürlükte olduğunun da kaydı gerekirdi.
Maddede, vergi tutarlarının her yıl Ocak ayında ilan
edilen kasko sigorta değerlerini %5 aşması halinde Bakanlar Kurulunun, bir
önceki satırda aynı yaş grubunda bulunan taşıtlara isabet eden vergi tutarını
esas alabileceği kaydedilmiştir.
Daha
sonra, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce iktisap edilmiş; ancak
çeşitli nedenlerle kayıt ve tescil edilmemiş
taşıtların 1/1/2018 tarihinden sonra ilk defa kayıt ve tescil
edilmeleri halinde, bu maddede yer alan tarifeye göre vergilendirilecekleri
hükme bağlanmıştır.
Yürürlük
tarihi 1.1.2018’dir.
13. Vergi Usul Kanununda Yapılan Değişiklikler:
13.1 Bilinen Adresler:
8.1.1 Kanun Metni:
“MADDE 16- 4/1/1961 tarihli ve 213
sayılı Vergi Usul Kanununun 101 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 101- Bu Kanuna göre bilinen
adresler şunlardır:
1. Mükellef tarafından işe başlamada
veya adres değişikliğinde bildirilen işyeri adresleri,
2. Yoklama fişinde veya ilgilinin imzası
bulunmak şartıyla yetkili memurlar tarafından bir tutanakla tespit edilen
işyeri adresleri,
3. 25/4/2006 tarihli ve 5490
sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununa göre oluşturulan adres kayıt sisteminde
bulunan yerleşim yeri adresi.
Birinci fıkranın (1) ve (2) numaralı
bentlerinde yazılı bilinen adreslerden tarih itibarıyla tebligat yapacak makama
en son olarak bildirilmiş veya bu makamca tespit edilmiş olanı dikkate alınır
ve tebliğ öncelikle bu adreste yapılır.
İşyeri adresinde tebliğ yapılacak
olanların bu adresinde bulunamaması, işin bırakılması veya işin bırakılmış addolunması
hallerinde tebliğ, gerçek kişilerde kendisinin, tüzel kişilerde bunların
başkan, müdür veya kanuni temsilcilerinden birinin, tüzel kişiliği olmayan
teşekküllerde ise bunları idare edenler veya varsa temsilcilerinden herhangi
birinin adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinde yapılır.
İşyeri adresi olmayanlara tebliğ,
doğrudan adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinde yapılır.”
13.1.2 Açıklama:
Yapılan değişiklikle, bundan
böyle mükelleflerin işi bırakmada, vergi beyannamelerinde ve vergi davalarında
bildirdikleri adresler, “bilinen adres” olarak kabul edilmeyecektir.
Mükellefler tarafından
yalnızca işe başlamada ve adres değişikliklerinde bildirilen adresler geçerli
kabul edilecek; bunun yanı sıra mükellefin, “adres kayıt sisteminde” bulunan
yerleşim yeri adresi de geçerli kabul edilecektir. Mükellefin imzası bulunmak
şartıyla, yoklama memuru veya yetkili memur tarafından tutulan tutanakdaki
adres de geçerlidir.
Mükellefin işyeri adresinde
bulunamaması halinde tebliğ, gerçek kişilerde kendisinin; tüzel kişilerde
başkan, müdür veya kanuni temsilcinin; tüzel kişiliği olmayan teşekküllerde ise
bunları idare eden veya temsilcilerinden birinin “adres kayıt sisteminde”
bulunan adresine yapılacaktır.
Yürürlük tarihi 1.1.2018’dir.
13.2 Tebliğ Evrakının Teslimi:
13.2.1 Kanun Metni:
“MADDE 17- 213 sayılı Kanunun
102 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 102- Tebliğ olunacak evrakı
içeren zarf posta idaresince muhatabına verilir ve bu durum muhatap ile posta
memuru tarafından tebliğ alındısına tarih ve imza konulmak suretiyle tespit
olunur.
Muhatap imza edecek kadar yazı bilmez
veya herhangi bir sebeple imza edemeyecek durumda bulunursa sol elinin
başparmağı bastırılmak suretiyle tebliğ edilir.
Muhatap tebellüğden imtina ederse,
tebliğ evrakının gönderildiği idareden alınabileceği şerhini içeren bir pusula
kapıya yapıştırılır. Posta memuru, durumu tebliğ alındısı üzerine şerh ve imza
ederek, tebliğ olunacak evrakı tebliği yaptıran idareye teslim eder. Bu durumda
tebliğ, pusulanın kapıya yapıştırıldığı tarihte yapılmış sayılır.
Bu Kanunun 101 inci maddesinin birinci
fıkrasının (1) ve (2) numaralı bentlerinde sayılan işyeri adreslerine tebliğe
çıkılan hallerde, tebliğ yapılacak olanların bu adreste bulunamaması durumunda
(Bulunamama durumu o adresten geçici ayrılmaları da kapsar.) durum, posta
memuru tarafından tebliğ alındısı üzerine şerh ve imza edilerek, tebliğ evrakı
gönderildiği idareye iade edilir. Bu durumda bu Kanunun 101 inci
maddesinin üçüncü fıkrasına göre işlem yapılır.
Bu Kanunun 101 inci maddesinin birinci
fıkrasının (3) numaralı bendinde sayılan adrese tebliğe çıkılan hallerde,
tebliğ yapılacak kişinin adresinde bulunamaması durumunda (Bulunamama durumu o
adresten geçici ayrılmaları da kapsar.) durum, posta memuru tarafından tebliğ
alındısı üzerine şerh ve imza edilerek, tebliğ evrakı gönderildiği idareye iade
edilir. Bunun üzerine tebliği çıkaran merci tarafından tayin olunacak münasip
bir süre sonra yeniden tebliğ çıkarılır. İkinci defa çıkarılan tebliğ evrakı da
aynı sebeplerle tebliğ edilemezse, tebliğ evrakının gönderildiği idareden
alınabileceği şerhini içeren bir pusula kapıya yapıştırılır. Bu durum, posta
memuru tarafından tebliğ alındısı üzerine şerh ve imza edilerek, tebliğ evrakı,
gönderildiği idareye iade edilir. Tebliğ evrakının pusulanın yapıştırıldığı
tarihten itibaren on beş gün içerisinde muhatabı tarafından alınması hâlinde
alındığı günde, bu süre içerisinde alınmaması hâlinde ise on beşinci günde
tebliğ yapılmış sayılır.
Maliye Bakanlığı, bu maddenin
uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.”
13.2.2 Açıklama:
Daha önce Vergi Usul
Kanununda adres tespiti ve tebliğ evrakının teslimi işlemlerinde “adres kayıt
sistemine” yer verilmemesi dolayısıyla sürümcemede kalan pek çok tebligat, yeni
düzenlemeyle daha kolay yapılabilecektir. Yalnız, V.U.K.nun yeni 102 nci
maddesinde yer alan otomatik “tebligatın yapılmış sayılacağı” hükmü tarafımızca
mahzurlu görülmüştür. Henüz posta memurlarının postayı, alıcının posta kutusuna
değil, fakat sokak kapısının dışına attığı bir Türkiye’de yaşıyoruz. Gerekli
emek harcanmadan, “adres kayıt sistemindeki” adrese başvurmadan, bunun dışında
herhangi bir eski adreste tebligatla ilgili bütün işlemler yapılmış olsa da,
muhatabın bu tebligattan hiç haberinin olamayacağı durumlarda, çok gereksiz
yere hak kayıplarına yol açılacaktır.
Yürürlük tarihi 1.1.2018’dir.
13.3 İlanen Tebligat:
13.3.1 Kanun Metni:
MADDE 18- 213 sayılı Kanunun 103 üncü maddesi
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 103- Aşağıda yazılı hallerde
tebliğ ilan yoluyla yapılır:
1. Muhatabın bu Kanunun 101 inci maddesi
kapsamında bilinen adresi yoksa,
2. Bu Kanunun 101 inci maddesinin
birinci fıkrasının (1) ve (2) numaralı bentlerinde sayılan bilinen adreste
tebliğ yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde kayıtlı bir
adresi bulunmazsa,
3. Yabancı memleketlerde bulunanlara
tebliğ yapılmasına imkân bulunmazsa,
4. Başkaca nedenlerden dolayı tebliğ
yapılmasına imkân bulunmazsa.”
13.3.2 Açıklama:
Eski V.U.K.nun 103 üncü
maddesi hükmünün mali idareyi sıklıkla ilanen tebligata zorlaması dolayısıyla,
yeni getirilen madde ile yalnızca çok kısıtlı hallerde ilanen tebligat yapılır
hale gelinecektir.
Yürürlük tarihi
1.1.2018’dir.
13.4 Yetki:
13.4.1 Kanun Metni:
MADDE 19- 213 sayılı Kanunun mükerrer
257 nci maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendi aşağıdaki
şekilde değiştirilmiş, aynı fıkraya aşağıdaki bent eklenmiş ve beşinci
fıkrasının birinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“4. Bu Kanunun 149 uncu maddesine göre
devamlı bilgi vermek zorunda olanlardan istenilen bilgiler ile beyanname,
bildirim, yazı, dilekçe, tutanak, rapor ve diğer belgelerin, şifre, elektronik
imza veya diğer güvenlik araçları kullanılmak suretiyle internet de dâhil olmak
üzere her türlü elektronik bilgi iletişim araç ve ortamında verilmesine,
beyanname, bildirim, yazı, dilekçe, tutanak, rapor ve diğer belgelerin yetki
verilmiş gerçek veya tüzel kişiler aracı kılınarak gönderilmesi hususlarında
izin vermeye, standart belirlemeye veya zorunluluk getirmeye, beyanname,
bildirim, yazı, dilekçe, tutanak, rapor ve diğer belgeler ile bilgilerin
aktarımında uyulacak format ve standartlar ile uygulamaya ilişkin usul ve
esasları tespit etmeye, bu zorunluluk veya standartları beyanname, bildirim,
yazı, dilekçe, tutanak, rapor ve diğer belgeler veya bilgi ve işlem çeşitleri,
mükellef grupları ve faaliyet konuları itibarıyla
ayrı ayrı uygulatmaya ya da belirlemeye, kanuni süresinden sonra
kendiliğinden veya pişmanlık talepli olarak verilen beyannameler üzerine
düzenlenen tahakkuk fişi ve/veya ihbarnameler ile süresinden sonra verilen
bildirim, yazı, dilekçe, tutanak, rapor ve diğer belgelere istinaden düzenlenen
ihbarnameleri, mükellefe, vergi sorumlusuna veya bunların elektronik ortamda
beyanname, bildirim, yazı, dilekçe, tutanak, rapor ve diğer belgeleri gönderme
yetkisi verdiği gerçek veya tüzel kişiye elektronik ortamda tebliğ etmeye,
bildirim, yazı, dilekçe, tutanak, rapor ve diğer belgelere ilişkin yapılan
işlemlerin sonuçlarını internet de dâhil olmak üzere her türlü elektronik bilgi
iletişim araç ve ortamında ilgili kişilere göndermeye ve bunların uygulanmasına
ilişkin usul ve esasları belirlemeye,”
“7. Elektronik ticarette vergi
güvenliğini sağlamak amacıyla elektronik ortamda ticari faaliyette bulunan
gerçek ya da tüzel kişi hizmet sağlayıcılara ve/veya başkalarına ait iktisadi
ve ticari faaliyetlerin yapılmasına elektronik ticaret ortamını sağlayan gerçek
ve tüzel kişi aracı hizmet sağlayıcılara ticari faaliyetlerine ilişkin bildirim
verme yükümlülüğü getirmeye, bildirimin içerik, format, standart, verilme
süresi ve yöntemini belirlemeye, bunlarda değişiklik yapmaya, bildirim verme
yükümlülüğünü iş hacmi, sektör, mükellef grupları, alış-satış tutarı, alım
satıma konu mal ve hizmet türleri itibarıyla belirlemeye, başkalarına ait
iktisadi ve ticari faaliyetlerin yapılmasına ilişkin bildirime konu bilgilerin
aracı hizmet sağlayıcıları tarafından alınması zorunluluğunu getirmeye, bu bent
kapsamındaki bilgi ve bildirimlerin elektronik ortamda muhafaza ve ibraz
edilmesi yükümlülüğü getirmeye ve uygulamaya ilişkin diğer usul ve esasları
belirlemeye,”
“Kanuni süresi geçtikten sonra
kendiliğinden veya pişmanlık talepli olarak verilen beyannamelerin elektronik
ortamda gönderilmesi üzerine elektronik ortamda düzenlenen tahakkuk fişi
ve/veya ihbarnameler ile elektronik ortamda verilme zorunluluğu getirilen
bildirim, yazı, dilekçe, tutanak, rapor ve diğer belgelerin süresinden sonra
verilmesi üzerine elektronik ortamda düzenlenen ihbarnameler mükellef, vergi
sorumlusu veya bunların elektronik ortamda beyanname, bildirim, yazı, dilekçe,
tutanak, rapor ve diğer belgeleri gönderme yetkisi verdiği gerçek veya tüzel
kişiye elektronik ortamda iletilir.”
13.4.2 Açıklama:
Maliye Bakanlığı’na
bırakılmış olan “mükelleflerin hangi bilgi, belge ve beyannameleri, nasıl
verecekleri” hususu her zaman sorunlu olmuş; Maliye Bakanlığı Genel Tebliğ ve
Sirküler yoluyla mükelleflere yeni bilgi, belge, beyanname verme
mükellefiyetleri getirip, bu talimatlara uymayanlara ceza yağdırdığından,
sürekli olarak mükellefleri ile ihtilaflı hale gelmiştir. Açılan vergi
davalarını sürekli kaybeden Maliye Bakanlığı, bu kez olağanüstü geniş hacimde
bir “Yetki” maddesi düzenleyip, bunu kanun hükmü haline getirmiş bulunmaktadır.
Umarız bu madde son olur ve
mükellefler de prosedürlere nasıl uyacaklarını bundan böyle belirleyebilirler.
Elektronik ticareti kayıt
altına alabilmek için maddeye yeni ilave edilen (7) numaralı fıkra umarız
elektronik ticaret işlemlerini kayıt
altına almada yardımcı olur.
Maddenin “kanuni süresi
geçtikten sonra elektronik ortamda verilen beyannamelere” ilişkin olan beşinci
fıkrasının birinci cümlesi, “bildirim, yazı, dilekçe, tutanak, rapor ve diğer
belgelerin” de eklenmesiyle daha kapsamlı hale getirilmiştir.
Yürürlük 4.12.2018’dir.
13.5 Adres Değişikliklerinin Bildirilmesi:
13.5.1 Kanun Metni:
MADDE 20- 213
sayılı Kanunun 157 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “veya
ikamet” ibaresi madde metninden çıkarılmıştır.
13.5.2 Açıklama:
Daha önce iş veya ikamet
yeri adres değişikliklerinin vergi dairesine bildirilmesi gerekirken, artık
ikamet yeri adres değişikliğinin vergi dairesine bildirim mecburiyeti ortadan
kalkmıştır.
Yürürlük tarihi
4.12.2017’dir.
14. 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında
Kanunda Yapılan Değişiklikler:
14.1 Amme Alacağı Ödenmeden Yapılmayacak İşlemler ile İşlem
Yapanların Sorumlulukları:
14.1.1 Kanun Metni:
MADDE 7- 21/7/1953 tarihli ve 6183
sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 22/A maddesi aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 22/A- Maliye Bakanı, aşağıdaki
ödeme ve işlemlerde, Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerine vadesi geçmiş
borcun bulunmadığına ilişkin belge aranılması ve yapılacak ödemelerden istihkak
sahiplerinin amme borçlarının kesilerek ilgili tahsil dairesine aktarılması
zorunluluğu ile kesintilere asgari tutar ve oran getirmeye, kapsama girecek
amme alacaklarını tür, tutar, ödeme ve işlemler itibarıyla topluca veya
ayrı ayrı tespit etmeye, zorunluluk getirilen ödeme ve işlemlerde
hangi hallerde bu zorunluluğun aranılmayacağını ve uygulamaya ilişkin usul ve
esasları belirlemeye yetkilidir.
1. 10/12/2003 tarihli ve 5018
sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununa tabi kamu idareleri ile bu
idarelere bağlı döner sermaye işletmelerinin yapacağı her türlü ödemelerde,
2. 4/1/2002 tarihli ve 4734
sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamına giren kurumlar ile kamu tüzel kişiliğini
haiz kurum ve kuruluşların (meslekî kuruluşlar ve vakıf yüksek öğretim
kurumları hariç) mal veya hizmet alımları ile yapım işleri nedeniyle hak
sahiplerine yapacakları ödemelerde,
3. Kanun, kararname ve diğer mevzuatla
nakdi olarak sağlanan Devlet yardımları, teşvikler ve destekler nedeniyle
yapılacak ödemelerde,
4. 2/7/1964 tarihli ve 492
sayılı Harçlar Kanununa ekli tarifelerde yer alan ticaret sicil harçlarından
kayıt ve tescil harçları, noter harçlarından senet, mukavelename ve kâğıtlardan
alınan harçlar, tapu ve kadastro harçlarından tapu işlemlerine ilişkin alınan
harçlar, gemi ve liman harçları ile (8) sayılı tarifeye konu harçlar (diploma
harçları hariç) ve trafik harçlarına mevzu işlemlerde,
5. 26/5/1981 tarihli ve 2464
sayılı Belediye Gelirleri Kanununda yer alan bina inşaat harcı ve yapı kullanma
izin harcına mevzu işlemlerde.
Bu madde kapsamında zorunluluk getirilen
ödemelere ilişkin olarak işçi ücreti alacakları hariç olmak üzere, yapılacak
her türlü devir, temlik ve el değiştirme, Maliye Bakanlığına bağlı tahsil
dairelerine vadesi geçmiş borcu karşılayacak kısım ayrıldıktan sonra kalan
kısım üzerinde hüküm ifade eder. Şu kadar ki bu hükmün uygulanmasında diğer
kamu idarelerinin alacaklarına karşılık kesinti yapılması gereken hallerde
kesinti tutarı garameten taksim olunur.
Takibata selahiyetli tahsil
dairesince, bu madde kapsamında getirilen zorunluluğa rağmen borcun olmadığına
dair belgeyi aramaksızın ödeme yapanlara ve işlem tesis eden kurum ve
kuruluşlara dört bin Türk lirası idari para cezası verilir. İdari para cezası,
ilgilisine tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde ödenir. İdari para cezasına
karşı tebliğ tarihini takip eden otuz gün içinde idare mahkemesinde dava
açılabilir.”
14.1.2 Açıklama:
Yapılan düzenleme ile madde
daha anlaşılabilir hale gelmiştir. Daha önce Maliye Bakanlığının bu maddenin
uygulanması yönünden yetkisi oldukça kısıtlıyken, şimdi kişinin amme borcunun
olmadığına dair belge getirmesi zorunluluğuna ilaveten; igili kamu kurum ve
kuruluşlarına istihkaktan kesinti yapma; kesintiyi tahsil dairesine aktarma;
kesintilere asgari tutar ve oran getirme; kesintinin garameten taksimi gibi
oldukça geniş yetkiler verilmiştir.
Yürürlük tarihi
1.1.2018’dir.
14.2 Hususi Ödeme Şekilleri:
14.2.1 Kanun Metni:
MADDE 8- 6183 sayılı Kanunun 41 inci
maddesinin sekizinci fıkrasının birinci cümlesinde yer alan “kredi kartı ile
ödenmesi” ibaresi “kredi kartı, banka kartı ve benzeri kartlar ile ödenmesi”
şeklinde ve ikinci cümlesinde yer alan “kredi kartı kullanılmak” ibaresi “kredi
kartı, banka kartı ve benzeri kartlar kullanılmak” şeklinde değiştirilmiştir.
14.2.2 Açıklama:
Daha önce, amme alacaklarının
kredi kartı, banka kartı ve benzeri kartlar ile yapılması hususu 4962 sayılı
Kanunla maddeye dahil edildiği halde, bu kartların tümünün komisyonsuz ödemede
kullanılması hususu ihmal edilmiştir.
Nitekim, 41 inci maddenin sekizinci fıkrasında yalnızca kredi kartından
bahsedilmektedir. Yapılan değişiklikle, 4.12.2017 tarihinden itibaren Maliye Bakanlığı, bu kartların komisyonsuz
kullanın yetkisini harekete geçirebilecektir.
14.3 Süre:
14.3.1 Kanun Metni:
MADDE 9- 6183 sayılı Kanunun 15 inci, 55
inci, 56 ncı ve 60 ıncı maddelerinde ve 58 inci maddesinin
birinci ve yedinci fıkralarında yer alan “7” ibareleri “15” şeklinde
değiştirilmiştir.
14.3.2 Açıklama:
6183 sayılı Kanunun 15 inci
maddesinde yer alan “İhtiyati Hacze İtiraz”, 55 inci maddesinde yer alan “Ödeme
Emri”, 56 ncı maddesinde yer alan “Teminatlı Alacaklarda Takip”, 60 ncı
maddesinde yer alan “Mal Bildiriminde Bulunmayanlar” ve 58 inci maddesinde yer
alan “Ödeme Emrine İtiraz” için daha önce öngörülen 7 günlük süre 15 güne
çıkarılmıştır.
Örneğin, kendisine ödeme
emri tebliğ edilen şahıs, böyle bir borcunun olmadığını tebligatı müteakip 7
gün içinde vergi mahkemesinde dava konusu edebilecekken, şimdi bu davayı 15 gün
içinde açabilecektir.
Yürürlük tarihi
1.1.2018’dir.
III- SONUÇ:
2018 Bütçesine ilave gelir
temin etmeyi amaçlayan 7061 sayılı Kanun çerçevesinde, Hazineye ilave gelir
temin edilebileceği şüphelidir. Ayrıca Sirkülerimizin muhtelif bölümlerinde
değinildiği üzere, Kanunda çok fazla sayıda teknik hata bulunmaktadır.
|